Bir magazin müdürü de böyle bir başlık atar mı? Attım işte! Çünkü kelimenin tam anlamıyla 'ben de paparazzilere yakalandım!' Nasıl mı? Hande Ataizi, telefon açtı. 'Nasılsın' faslından sonra Türkbükü'nün kalabalığından söz etti. Ben de, "Gel istiyorsan, bizim buralar çok sakin. Sohbet ederiz, denize gireriz" dedim. Erkek kardeşi Sinan'la birlikte geldi. Bodrum'dan, Türkbükü'nden konuşurken, "Gördüğün gibi bütün gün ne kadar sakin geçti. Demek ki fotoğrafının çekilmesini istemeyen, kendine sessiz sakin köşeler bulabiliyor. Türkbükü'ne de meraklılar gidiyor" dedim. Ama o da ne! Bir baktım bizim sitenin önünde muhabir arkadaşlar geçiyor, gözleri bizim iskelede. Kim haber vermiş dersiniz? Öğle yemeği yediğimiz restorandakiler. Herkesin ruhunda bir paparazzilik var! Arkadaşlar yan iskeleye geçip oradan zumlamaya başladılar. Hande neredeyse şezlonga yapıştı; açıkta ben kaldım. Baktım olacak gibi değil. Hem ben görüntülerde olacağım hem çocuklar saatlerce orada bekleyecekler hem de etraftakiler de rahatsız olacak; el salladım, gelsinler diye. Show'dan Ayhan Oral'mış. "Hande Hanım'ın burada olduğu haberini aldık" dedi... Ona sessizliği ve sükuneti seven insanların yaşadığı bir sitede olduğumuzu, bu çekimin etrafı rahatsız edebileceğini ama isterlerse çıkışta Hande ile konuşabileceklerini söyledim. Çocuklar da gayet olgun bir biçimde, "Peki o zaman biz ileride bekleriz" dediler. Sonra Hande'ye, "Bu arkadaşlar için seninle röportaj yapmak tabii ki çok önemli. Çıkarken umarım onları kırmazsın. Çünkü onlar da bu sıcakta burada iş için koşturuyorlar. İstanbul'daki müdürleri onlardan haber bekliyor. Hem de her gün" dedim. (Bakınız; ben! İstanbul'dan her sabah Bodrum'daki Öner'i arayıp az stres yaratmıyorum.) 5-10 dakika sonra Hande, "Hâlâ bekliyorlar. En iyisi konuşmak" dedi. Kalabalığın ilerisinde, bahçede röportaj yaptılar. Sakin sakin, keyifle... Hatırlarsanız, 7-8 ay önce sinirlenip, elindeki şemsiyeyle televizyonculara saldırmıştı Hande. İlişkiler kimi zaman böyle gerginleşebiliyor. Ama yaşananları magazin düşmanlığına çevirmemek lazım. Kimileri öyle istese de! Evet, şemsiyeli gecede bir ölçüsüzlük yaşanmış olabilir karşılıklı olarak. Ama her şey ölçülü, tadında, saygılı olunca bakın işler ne de güzel hallediliyor... Bu arada "Bodrum'da denize girecek ve paparazzilerin olmadığı bir tane yer var" tezim birkaç saat içinde çürümüş oldu. Neymiş? Demek ki bizim paparazzilerden sahiden kimse kaçamıyormuş! Aferin çocuklar.