Levent Kazak ile Nedim Saban arasındaki tartışma büyüdü. Onur Bayraktar'ın ölümünden hemen sonra, oynadığı oyun sahnelenince tiyatrocular ikiye bölündü. Tamam ortada bir konu varsa tartışılsın ama tartışmanın boyutlarına bakınca başka şeyler olduğunu görüyorsunuz. Demek ki, dünyanın en 'kutsal' mesleği olarak gösterilmeye çalışılan (öyle olmasa o perde kapanır) tiyatro dünyasında da kavgalar-hesaplaşmalar falan var. Üslup feci.
KURAL DEĞİŞMEZ Mİ?
Ama asıl soru şu; Perde kapanmalı mı, kapanmamalı mı? Çağ değişiyor, her şey değişiyor. 'Şov devam etmeli' kuralı da değişemez mi? Hayat hiç mola vermez mi? Genç bir insan ölmüş. Annesi, babası, ailesi acılar içinde. Siz de "Perde kapanmaz" diyerek oyunu sürdürüyorsunuz. 'İptal' düğmesini çalıştırmak bu kadar zor mu? Seyirci "Oyuncumuzun kaybı nedeniyle sahnemiz bu gece kapalıdır" özrünü anlamaz mı? Sahiden hayat sadece bir 'tiyatro' mu?