Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Yaşlanmanın dehşeti ve keyfi...

Sağlığına ve görüntüsüne düşkün, benden 10 yaş genç bir arkadaşımla kahvaltı yapıyorduk. Ben keyifle çayımı yudumlarken, çantasından küçük bir metal kutu çıkarttı ve içindeki 7-8 hapı bir hamlede yuttu. Öylece bakakaldım! Aldığı hapları saymaya başladı; multivitamin, mineral, saç/cilt parlatıcı vitamin, kas güçlendirici, hücre yenileyici, kemik kuvvetlendirici, serbest radikalleri engelleyen antioksidan... Gerisini hatırlamıyorum... Şaşkınlığıma gülerek "Sağlıklı yaşamak benim için çok önemli" dedi. Google'a vitamin yazın, 30 milyon sonuç alıyorsunuz. Enerjiyi yükselten, seks gücünü artıran, beynin kapasitesini güçlendiren, yaşlılığı durduran... Artık aklınıza ne geliyorsa hepsine çare bulan vitaminler... Sadece Amerikalılar her yıl tam 7.5 milyar doları yaşlılık sürecini yavaşlatan vitaminlere harcıyormuş...

ÖLÜM RİSKİ ARTIYOR
Ancak daha genç ve sağlıklı yaşamın haplarda olduğunu empoze eden büyük bir endüstriye rağmen, yeni yapılan araştırmalar çok daha farklı sonuçlar veriyor. Mesela Journal of the American Medical Association çok sayıda vitamin ve antioksidanı bir arada almanın, ölüm riskini yüzde 16 artırdığını yazıyor. National Cancer Institute'da yapılan başka bir araştırma ise fazla sayıda alınan multivitaminlerin, erkeklerde prostat kanseri riskini artırdığını gösteriyor. Bunlara benzer daha pek çok araştırma, farklı görüş ve tartışma var. Birinin savunduğunu, başka bir araştırma çürütüyor.

TAKINTILI BİR HAYAT
Ben şahsen, iyi bir hayat yaşamak için dehşetle genç kalmanın peşinden koşanları hiçbir zaman anlayamadım. Aç karnına içilen o mide bulandırıcı karışımlarla, vitamin kürleriyle, hormon terapileriyle, "Ay o hap şuna iyi geliyormuş; bu hap saç dökülmesini engelliyormuş" diyerek o haptan bu hapa, o terapiden bu terapiye geçmekle gercekten daha sağlıklı yaşadığınıza inanıyor musunuz? Çoğumuz sağlıklı yaşam adına takıntılı bir yaşam sürdürüyoruz. Hayat ne zamandan beri kaçınmamız gereken bir hastalık oldu? Bazen düşünüyorum da; insanlar, hayatlarının her alanında mükemmellik arayıp hep bir adım öne geçmek için uğraşacaklarına, kendilerini bir bütün hissedebilmek için çaba gösterseler! Ne kadar farklı bir dünyada yaşıyor olurduk...

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA