Sumru Yavrucuk, yeni oyunu 'Shirley' ile nihayet İstanbullu tiyatroseverlerle buluştu. Tebdil-i Mekan Tiyatrosu tarafından sahneye konan oyunun prömiyeri, 26 Haziran'da Bodrum'da yapılmıştı. Yazlık yörelerde sahnelenen oyun, önceki akşam Maslak'taki Unique İstanbul Açıkhava Sahnesi'nde ilk kez sahnelendi. Willy Russell'in 'Shirley Valentine' isimli oyunundan Evren Ercan tarafından Türkçe'ye çevrilen 'Shirley'nin yönetmenliğini de Yavrucuk üstleniyor. 'Yabancı Damat' dizisiyle geniş kitleler tarafından tanınan ve sonrasında yer aldığı projelerde genellikle cefakar anne rollerini canlandıran usta oyuncu, bu kalıbı tiyatro sahnesinde kırmayı başardı. 'Yalnız Kadın' ve trans bireyi canlandırıp pek çok kez ödüle layık görüldüğü 'Kimsenin Ölmediği Günün Ertesiydi' oyunlarında tek kişilik dev performanslar sergileyen usta oyuncu; yeni oyunu 'Shirley'de de nispeten zor bir rolün altına girmiş.
İÇİMİZDEN BİRİ
Oyun; evli ve iki çocuklu olmasına rağmen yalnız, tek arkadaşı mutfak duvarı olan 'Shirley'nin; 'Jane' isimli bir arkadaşından aldığı Bodrum tatili teklifiyle değişen hayatını anlatıyor. Yavrucuk, 'Shirley'nin hikayesini anlatırken, onun hayatındaki kişileri de kendisi seslendiriyor. 'Shirley', Londra'da yaşamasına rağmen bize hiç de uzak değil. Hayal ettiği hayatı yaşayamamış ama hayal kurmaktan vazgeçmemiş olan naif, içten ve fedakar bir kadın. Bu haliyle annemiz, komşumuz, arkadaşımız, hatta kendimizden bile parçalar barındırıyor. 'Shirley'; çekilmez hayatını mizah yoluyla eğlenceli hale getirmeye çalışan, toplumun ona yüklediği rollerin hepsini yerine getirmiş, çocuklarını büyütmüş, hayatını kocası 'Jo' ve çocuklarına adamış ancak kimseyi memnun edemeyen 42 yaşında bir kadındır. Genç kadının hayatı, arkadaşı 'Jane'den aldığı 15 günlük Bodrum tatili teklifiyle değişiyor. Bodruma gitme fikri bile onu heyecanlandırıyor ama bunu çocuklarına ve kocasına nasıl söyleyecek? İşte 'Shirley'yi tanıdığımız ilk bölümde bunu izliyoruz. Sahne aralarındaki geçişler Selmin Artemiz'in söylediği şarkılarla sağlanıyor. İkinci bölüm, 'Shirley'nin Bodrum hayatıyla başlıyor. Artık Bodrum'da olan 'Shirley' üzerindeki monotonluğu, çekingenliği atıyor ve tanıştığı 'Adem' sayesinde bambaşka bir kadına dönüşüyor. Kendini ve kadınlığını yeniden keşfeden 'Shirley', tatili bitmesine rağmen geri dönmeyerek radikal bir karar alıyor. "Bundan sonra ne yazık ki 42 yaşındayım diyeceğime, henüz 42 yaşındayım diyeceğim" diyerek adeta yeni bir hayata yelken açıyor. Oyun bu vurucu cümlesiyle tüm izleyenlere 'İnsan yeter ki istesin, cesaret etsin; kendi kişisel yolculuğunda yapamayacağı hiçbir şey yok' mesajı veriyor. Bir kadın hikayesi gibi dursa da 'Shirley'; aslında tüm insanlara kendini keşfetmesi için umut ve cesaret veriyor.
SAHNEDE TEK KİŞİLİK DEV KADRO
Sumru Yavrucuk, 'Shirley'yi öylesine içselleştirmiş ki adeta o olmuş. Seyirciyi sahnedeki kadının 'Shirley' olduğuna ikna etmeyi başarıyor. Bunu da samimiyetle, oyunun ve kadının doğallığını bozmadan seyircinin gözüne sokmadan yapıyor. Oyuncu, her zamanki gibi başarılı performansıyla ayakta alkışlanıyor. Dekor tasarımı Nurdan Aliyazıcıoğlu, ışık tasarımı ise Yakup Çartık imzalı oyun, Ekim ayından itibaren İstanbul'un çeşitli tiyatrolarında sahnelenecek.
