Futbolumuz belki de son 15 yılın en kötü dönemini yaşıyor. Üç büyükler, büyüklüklerini yavaş yavaş devrediyor. Fenerbahçe, yaptığı milyonlarca Euro'luk yatırıma rağmen ne Avrupa'da var ne ligde. Beşiktaş, üst üste transfer bombaları patlatıyor ama tutunacak tek dalı Avrupa Ligi gibi görünüyor. Galatasaray deseniz; tarihinin en kötü sezonunu yaşıyor. Peki, tüm bunlar yaşanıyor da bu kulübü yöneten üç başkan, kendilerini hesap verme zorunluluğunda hissediyor mu? Bence zerre kadar etmiyorlar; çünkü Adnan Polat da, Yıldırım Demirören de, Aziz Yıldırım da, bugünkü ekonomik büyüklüklerine, aile şirketlerinde erişmiş iş adamları. Yani onlar tek adam. Son sözü söylemeye ve bunu tek başlarına yapmaya alışmışlar. Sizce bu üç başkan, kendi şirketlerini yönetirken, kimseye hesap veriyor mudur? Şirketleri kendilerinin malıdır; kimseyi ilgilendirmez. Ama iş kulüplere geldi mi, bu milyonları ilgilendirir. Türk futbolunun günümüzde yaşadığı en büyük çıkmaz budur. İş adamlarımız, kulüpleri, kendi şirketleri gibi değil, profesyonel bir yönetici gibi idare etmek durumundadır. Bunun için de gerektiğinde hesap vermeye razı olmaları lazımdır. Bu, saydığım üç isim için de zordur. Zaten problem de bu.