Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖMER KARAHAN

Kocaman siyah gözlükleri ile cenazeme gelmesinler

“Tek dileğim bir an önce Müslüm’e kavuşmak. Bedenen taçlanan aşkımızı ruhlarımızla ölümsüzleştirmek istiyorum. Bunu şayet benden önce ölmezsen, öldüğüm gün yazarsın!”

2013 yılında eşi Müslüm Gürses'i kaybettikten sonra damarlarında gezinen kan çekilmeye başlamıştı. Kimsesi kalmamış yapayalnızdı... Hani 'yaşayan ölü derler' ya, işte tam öyleydi Muhterem Nur...
Müslüm Gürses'in tedavi süreci ve ölümünün ardından çokça bir araya geldik Muhterem Abla'yla... Saatlerce oturduk, dakikalarca telefonda konuştuk. Müslüm Gürses'in ardından albümdü, filmdi, kitaptı çok şey üzerine istişarelerde bulunduk.
O, yaşadıkları hayatın ona sunduğu acılar karşısında dimdik ayakta durabilen güçlü bir kadındı. Bunu çok net bir şekilde söyleyebiliyorum çünkü bebekken ölüme terk edilen, 12 yaşında tecavüze, 14 yaşında tacize uğrayan, kendi ifadesiyle 'ömrünce ağlayan' birisiydi Muhterem Nur...
Bu denli acının yanı sıra da bir dönemin çok ünlü ismiydi de Muhterem Nur... Hatta o kadar ünlü ki, Hollywood tarihine geçen isimlerin yer aldığı kitapta Türkiye'den aktrist olarak yer alan tek isimdi...



Bana iki vasiyetinden bahsetmişti. Bunlardan biri; eğer ölürse Müslüm Gürses'in üstüne ya da yanına gömülmek olduğunu söylemişti. Başka bir şehirde ölmemek için ne yurt dışına çıkıyordu ne de İstanbul dışına... Tek korkusu başka bir şehir ölüp oraya gömülmekti.
Muhterem Abla ile Müslüm Gürses'in mezarı başında bir araya geldiğimizde bana 'Ömer, Müslüm'ün yaşı benden küçüktü ama olgunluğu dağ gibiydi... Onu geç tanıdım. Ama yine de tanımış olmaktan dolayı şanslı ve mutluyum... Dayağı ile çok incindiğim anlar olsa da, kadın olarak yaşadığım aşkın tarifi sözkonusu değil... Tek dileğim biran önce ona kavuşmak, bedenen taçlanan aşkımızı ruhlarımızla ölümsüzleştirmek. Bunu da şayet benden önce ölmezsen öldüğümde yazarsın" demişti. Allah rahmet eylesin...
"Benim cenazeme inşallah sırf gösteriş olsun diye kara gözlüklerini takıp gelenler olmaz. Belki 20-30 kişi gelir ve cenazemde gerçekten benim için dua edecek insanlar olur" demişti. Kaderin cilvesine bakın ki isteği oldu. Koronavirüs önlemleri nedeniyle bir avuç seveni geldi ve tam istediği gibi dualarla defnedildi. Temiz kalbiyle o gün ettiğin dua, dün gerçek oldu.



MUHTEREM NUR KİMDİR?
Muhterem Nur'un gerçek adı Aysel Muhterem Kısa'dır. 31 Aralık 1932'de Yugoslavya, şimdi ise Makedonya sınırları içinde olan Manastır şehrinde dünyaya geldi. 16 yaşındaki annesini doğum esnasında kaybetti, babasını hiç tanımadı. Onu, anne dediği teyzesi büyüttü. 1942'de İstanbul Eyüp'te küçücük bir eve sığındı. Uzun yıllar fabrika işçisi olarak çalıştı. Sinemaya o günlerde tesadüfen tanıştığı Suzan Yakar Rutkay'ın desteğiyle 1950 yılında 'Yıldızlar Revüsü' filminde figüran olarak adım attı. Derken onu bütün Türkiye'ye tanıtacak olan 'Üç Arkadaş' filminde başrol üstlendi. Memduh Ün'ün yönettiği 1958 tarihli artık klasikleşmiş bu filmde Fikret Hakan, Semih Sezerli, Salih Tozan gibi dönemin yıldızlarıyla birlikte rol aldı. Filmde kör bir genç kızı canlandıran Muhterem Nur, güzelliği ve yeteneğiyle bir anda sinema tutkunlarının kalbinde yer etti. Sonra da kariyerinde hızlı bir yükselişe geçti ancak para musluğunun hep açık kalacağını sanan Muhterem Nur, yanıldığını anladı.
1982 yılının Mayıs ayında ileriki yıllarda arabesk müziğin baba lakaplı olan Müslüm Gürses ile Malatya turnesinde tanışarak hayatına yeni bir yön çizdi. İki sanatçı 5 Mayıs 1986 da Beykoz Evlendirme Memurluğu'nda gizlice evlendi. Yeşilçam'ın en çok ağlayan, en çok ağlatan, mendil parçalatan kadını olarak tanınan Muhterem Nur, Türk sinemasının seyirci profiline en çok katkıda bulunan en önemli kadın oyuncularından biridir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA