Bakın işte kural tanımazlığımıza iki örnek...
Hangi ceza, hangi kanun bize kapalı mekanlarda sigara içmeyi yasaklatabildi, sorarım size?
Evet kanunun uygulandığı ve asla delinmediği yerler var ama içeride fosur fosur zehirlenmeye devam ettiğimiz mekanların sayısı da hiç az değil.
Bir sigara içer olarak bu durumdan ben bile rahatsızım. Ne hakkımız var içmeyeni de kendi aptallığımız yüzünden zehirlemeye?
Ben sigara içmesem ve gittiğim mekanda sigaraya izin verilse büyük arıza çıkartır, ciğerlerimin hakkını sonuna kadar savunurdum.
Ama gel gör ki bu dünyada 'Türk gibi sigara içmek' diye de bir deyim var.
Bu konuda lanetli bir ırkız, kabul edelim.

ÇOCUK KOLTUĞU BAGAJDA!
Gelelim ikinci 'kurala uymam, ben adam olmam' durumumuza...
Otomobillerde çocuk koltuğu zorunluluğu da sadece lafta kalmadı mı, kaldı!
İnsanlar çocuğunun can sağlığını korusun diye değil de ceza yememek için arabalarına çocuk koltuğu koydu koymasına ama arkada yer kaplamasın diye bagaja koydu!
Hesapta 12 yaşına kadar olan tüm çocuklar bu koltuklara oturtulacaktı.
Oysa bu memleketin babaları errrrkek çocuklarını henüz 2, bilemedin 3'üncü yaşından itibaren direksiyona alışsın diye kucaklarına oturtmazlar mı?
12 yaşına geldiğinde de zaten o çocuk doğrudan direksiyona kendi kurulmaya başlar!
Ayrıca tut ki herkes koşa koşa gidip bebek koltuğu aldı, çocuğunu da arkada sımsıkı bağladı.
Eee kendisi hiçbir trafik kuralına uymadıktan, kırmızı ışığı yatak odası fantezi lambası sandıktan, rampada kamyon sollayıp şehir içinde sürat denemesi yaptıktan sonra o çocuk özel koltuğa kurulsa ne olur, kaportaya gelin bebeği gibi kondurulsa ne olur?
Bu yüzden çocuk emniyeti için başka yollar denenmeli.
Mesela kendi hatası nedeniyle birden fazla kaza yapmış şoförlerin araçlarına şöyle bir 'sticker' yapıştırılabilir: 'Arabada bebek var, şoförse gerizekalı!' Olmaz mı? On numara olur, onnn!