Yine yurdumuza ayak basmış bir zamanların olay kadını Bo Derek... Erkeklerin feleğini şaşırtmıştı ıslak ıslak at binerek... Dediler Longtable'ın ilk Salı partisini şereflendirecek Bo Derek... O zaman gitmek gerek... Sek sek sekerek... Bu muhteşem açılıştan sonra konuya dalıyorum. Salı gecesi Longtable'dayız, yemeğimizi yerken Bo Abla geliyor. Siyahlar içinde yaşına göre çok hoş ve çok zarif maşallah.

ASLA DİYET YAPMAM
Ben önümdeki haşlanmış sebzeleri aheste aheste yerken gözüm tabağına takılıyor Derek'in. Tabakta yok yok! Çıtır karides, şarküteriler, tarçınlı Abaza peyniri... Gözlerime inanamıyorum! Üzerine bir de patlıcanlı risotto yemez mi! Bu ne iştah? Koşup yanına kaynıyorum. Biraz İstanbul geyiği çevirdikten sonra soruyorum; "Çok zarifsiniz, çok da güzelsiniz deminden beri sizi izliyorum çok da iştahlısınız, siz diyet yapmaz mısınız?" Gülüyor Bo Derek ve güzellik sırrını anlatmaya başlıyor... "Hayatımda ne zaman kiloma ve görüntüme taksam kilo aldım. Sağlıklı ve güzel olmanın birinci kuralı kendinle barışık olmak... Asla diyet yapmadım ve canım ne çekerse yedim. Bu rahatlığın içinde olunca da daha az yiyorum." Soruyorum: "Peki bize verebileceğiniz en önemli güzellik tavsiyesi ne?" Cevaplıyor: "Gülmek! Bugünün genç kızları görüntülerine takmış durumda. Şunu asla unutmayın, en çekici kadın en ince kadın değildir. En çekici kadın kendine güvenen ve gülmeyi bilen kadındır. İnanın başka tavsiyem yok."

OY OY EMİNEM...
Sonra kendisine nazar boncuklu küpe hediye etmek istiyorum, küpeye bayılıyor fakat şok! şok! Beni geri çeviriyor. Sebebini şöyle açıklıyor; "Kocam takı takmama ve makyaj yapmama izin vermiyor." Nasıl yani? Öyle işte. Peki, oy oy Eminem, niçin parmağında yüzük, kulağında küpe var? O tamamen bu gece içinmiş ve kocası da yanında yokmuş. Ne acayip iş değil mi? Bakalım bu kocalar kadınların daha nelerine karışacak?