"Valla sadece annem biliyor aşkımızı"... Yalaaaan! "Bizim kızlara daha söylemedim, hele bir ilişkimiz otursun..." Yalaaan! "Emin ol senin ve benim aramda kalacak bunlar aşkım..." Duble yalaaan! "İpek'e söyledin mi?" "Tabii ki söylemedim canım, merak etme!" Beyaz yalan canım beyazzz! Ah bu kadın kısmı ah! Ağızlarında bakla ıslanır mı hiç? Cevap veriyorum: Islanmaz! Çünkü kadın milleti karşı cinsle ilişkisini diğer kadınlara göstermek için yaşar. Onlar duysun, onlar bilsin, onlar çat çat çatlasın, içleri gitsin isterler.
KANKALIK KURALLARI
Hem bir erkeğe zaman ve emek harcamanın, onca kuaför, kıyafet, bakım masrafının, sabah akşam SMS çekmenin, harika fikirler bulup adamı elde etmenin, adamın yemeğini pişirmenin, ona göre hayatı planlamanın ne zevki olacak ki... İşte utanmadan çekinmeden tam buraya yazıyorum; başka kadınlar olmasa hiçbirimiz için erkekler bu kadar önemli olmaz. Bu ilişki hadisesi, ölüm kalım ve rütbe savaşına dönmez. Neyse, devam... Bir de kadınlar arasında 'KK' vardır, yani Kankalık Kuralları! Erkek dünyasına terstir ama bu böyledir. KK no1: Kankanla aranda gizli saklı hiçbir şey olmayacak. Olaylar yaşandığı anda kankaya bildirilecek, rapor verilip, dedikodusu yapılacak. KK no2: Gecenin kaçı olursa olsun kankan hayatındaki gelişmelerden haberdar edilecek. KK no3: Kanka senin gönüllü ajanın olacak. Gözünü kulağını 7/24 dört açacak, hakkında konuşulanları, senin beğendiğin adamla ilgili haberleri flaş flaş sana geçecek. KK no4: Kankana yapılan her türlü hareket sana yapılmış sayılacak. Onun kara listesi senin kara listen, onun top listesi senin top listen sayılacak. Bkz. 'lise yılları' ve 'önümüze gelene bir tekme'! Bu kurallar daha uzar da gider. Demem o ki, hal böyleyken erkekler saf olmasınlar lütfen.
KADINLARIN BİLGİ AĞI
İster şehirde yaşasın, ister kasabada, ister ünlü olsun ister ünsüz, her kadının yaşadığı ortamda bilgi ağı mevcuttur. Kadın dünyasının iletişimin boyutunu aklınız almaz vallahi. Dört bir yanda elimiz kolumuz vardır bizim. Şehir hayatında bu iletişim ağı genellikle şöyledir: Başta kankalar, ardından en büyük bombaları patlatma Oscar'ını ellerinde tutan gay arkadaşlar (onların bilmediği ve öğrenemeyeceği bir şey henüz tespit edilememiştir), kuaförler, makyözler, arkadaşlarının çenesi düşük arkadaşları, müdavimi olduğunuz kafenin garsonları, barmenleri, pek tabii ki falcılar... Bitmedi! Gece kulüplerindeki tuvalet görevlisi ablalar, tuvalet demişken; gece kulüplerinin tuvaletlerinde dönen kız dedikodularına kulak misafiri olmak...
İÇİMİZE DOĞAR BİZİM
Anlayacağınız, içimize doğar bizim, temiz kalbimiz vardır! Unutmayın kızlar! Sizin en yakın arkadaşınızın da bir yakın arkadaşı vardır. Sizin "Sakın kimseye söyleme" dediğiniz kişi ille de birisine; "Bak, sakın kimseye söyleme..." cümlesiyle başlayarak büyük bir iştahla sizin özelinizi anlatacak ve bu yükü üzerinden atacaktır. Çünkü anlamlandıramadığım bir şekilde günümüzün top2 haset konusu; mutluluk ve eğlencedir. Biz eğlenemezken birileri eğleniyorsa saçımızı başımızı yolasımız geliyor nedense. "Bensiz nasıl eğlenirler!!!" hesabı.
KİM KİMİNLE FİNGİRDİYOR?
Ve biz mutsuz, yalnız, Bridget Jones bölüm:1 yarı:1 misali evde otururken elin kadınları yanlarında sevgilileriyle salınıp, aşk meşk içinde dolanırsa kaşınırız, kudururuz, ağzımızdan köpükler çıkar. Ellerimizi açıp onların da mutsuz sona kavuşmaları için dua ederiz. Yani ederler birileri, tabii ki de o haset kişi kesinlikle siz değilsiniz! Sırf bu yüzden günümüzün top1 merak konusu da; 'Kim kiminle fingirdiyor'dur. Kadınlar konuşur, hatta şöyle çiziktirmeliyim; kadınlar kendilerini tutamaz çok konuşur! En ağzına fermuar çekmişi bile dayanamaz iki kişiye dökülüverir. Sonuç: Kısa sürede ummadık yerden alırsınız kendi haberlerinizi. Ona göre beyler! Bari iş çevireceğiniz kadınları dikkatli seçin de sonra ortaya çıktığında arkasında durabilin. Hanimiş benim sincaplarım, hanimiş benim tırtıllarım. Anlaştık mı?
