Bilmeyenlere hemen konuyu hatırlatayım. Pazar günü yazmıştım; '171 Sağlık Bakanlığı Sigarayı Bırakma Hattı' diye bir hattımız var. Telefonu kaldırıp numarayı çeviriyorsun, sigarayı bırakmak için bir adım atıyorsun. E, ben de çevirmiştim 171'i. Sonuç: Defalarca aramama ve dakikalarca beklememe rağmen operatöre bağlanamamış, ellerim bomboş kalakalmıştım. Düşünce iyiydi, güzeldi de sistem oturmamıştı. 171 sigarayı bırakma hattı değil, sanki 'vatandaşa sabır hattı'ydı. Yazımın üzerine Sağlık Bakanı Sayın Recep Akdağ beni aradı. Sayın Bakan'ın ilk sözü şu oldu: "Ayşe Hanım çok haklısınız, çok doğru bir yazı." Kendisi de 171'in yeterli kapasitede çalışmadığını geçtiğimiz günlerde fark etmiş; hemen ekibini toparlayıp talimatları vermiş. Aslında sigarayı bırakma hattını kurarken, halktan bu kadar talep gelebileceğini tahmin edememişler. Bir ayda 50 bin telefon beklerlerken, 200 bin telefon gelince; sistem, telefonları karşılamaya yetmemiş.

AKDAĞ İŞİ CİDDİYE ALIYOR
Bakan Recep Akdağ, 15-20 gün içinde 171'in yenileneceğini, potansiyelin dört katına çıkacağını bildirdi. Hemen sordum: "Sayın Bakanım eğer telefona bağlanabilseydim, bana nasıl yardımcı olacaklardı?" Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği protokollere göre eğitim almış operatörler bana sigarayı bırakmak için nerelere başvurabileceğimi, hangi yöntemleri deneyebileceğimi, sigara bırakma tekniklerini aktaracaklarmış. Ayrıca Bakan Akdağ, ilerleyen günlerde hatta başvuran ve sigara yüzünden ciddi sağlık riskleri taşıyan 250 bin kişiye davranış tedavisi ve sigarayı bırakmada yardımcı bir ilaç vereceklerini de sözlerine ekledi. Yeni çıkan sigarayı bırakma ilacını verdikleri kişileri bir sene boyunca takip edip ilacın etkisini de ölçeceklermiş. Daha sonra bekledikleri etkiyi bulabilirlerse 2012'de ilacı Sosyal Güvenlik Kurumu geri ödeme kurumlarına, Sağlık Bakanlığı olarak önereceklermiş. Bakan Recep Akdağ, 'sigara' işini çok ciddiye alıyor besbelli. Ben şimdi yeni yıla kadar 171'i aramıyorum ama 2 Ocak'ta arar hattın işleyişine bakar mıyım, bakarım valla.