Ter içindeyim, soğuk soğuk terlemek neyse, o işte.
Allah beni davul etsin. Neden, neden, neden girdim bu topa?
Biraz korktum, sakıncası yok itiraf edebilirim.
Biraz mı?
Şakır şakır yağmur, uuuu uuuu rüzgar... Korku filminden bir sahne.
In ın ın ınnnn!
Yahu biz deli miyiz, neyiz?
Pardon, doğru soru; arkadaşlarımızın derdi ne? Ne işleri var Zekeriyaköy'de.

15-20 DAKİKAYMIŞ...
İnsanoğlunun; her şeyi savunacak bir yol bulmasının hastasıyım.
Bahçe içindelermiş de, sessizmiş de, evleri kocamanmış da, bıdı bıdı...
Yahu dağ başında oturuyorsun kardeşim!
Bugün, yarın bahçene kurtlar inecek be!
Neymiş, hava mis gibiymiş.
Şehre inmek 15-20 dakikaymış.
Üstelik yol trafiksizmiş.
Kandırın kendinizi, bakalım sınırınız ne?
Valla işim olmasa, asla gitmezdim.
Şimdi biz kızlarla klip çektik. Hani kendi aramızda. Çok da eğlendik.
Yakında izlersiniz. Tabii izlemeniz için çektiklerimizi montajlamamız gerekiyordu.
Kızlar Zekeriyaköy'de ikamet ediyorlar. Montaj masası da orada.
Kalk Ayşe, git bakalım.
Arabaya bindik, yanımda demirbaş Yasemin. Gece vakti git git bitmiyor anasını satayım.
Gündüz, ooh ne hoş ağaçlı yollar, doğanın kokusu falan diye havaya giriyorsun da gece göreyim seni.

AMİN AMİN AMİN
Yollara ışık dikmişler ama sözde ışık. Karanlık işte, kapkaranlık.
Viraj bolluğunu ve karşıdan gelen arabaların hızını hiç anlatmayayım.
Yasemin'e de çaktırmamaya çalışıyorum tabii.
Paniğim, hani araba küt diye şuracıkta bozulsa, kaldık yani.
Gece vakti, bekle yardımı bekleyebilirsen.
Issız yollarla ilgili izlediğim tüm korku fimleri gözümün önünden geçiyor. Bak şimdi yolumuzu kesecek baltalı katil. Bozulmuş araba görürsek katiyen durmam.
Tuzaktır o, tuzak.
Bildiğin duaları peş peşe oku kızım Ayşe. Amin, amin, amin.
O kıvamdayım yani, anladınız siz beni.
Yağmur da suyundan koyuyor maşallah. Gök delindi, gök! Tepemize kova kova su iniyor.

ERKEN YAŞLANDIRIR
Savunmaya bak sen; Zekeriyaköy'de her şey varmış. Yahu her şey ne? Şu meşhur pizzacı mı? Sarıyer böreği mi? Market mi?
Neymiş her şey, neymiş?
Her şey dediğiniz; homini gırtlak mı?
Hem insan kendi kendiyle kavga eder o kadar uzakta. Bak hâlâ "O kadar uzak değil"diyor bana ya...
Saçmalamayın, bildiğiniz uzak.
Şehirden uzak, hayattan uzak.
Offf yine ateş bastı.
Direksiyonu öyle sıkmışım ki, ellerim ağrıyor vallahi.
Dönün kardeşim, şehrinize dönün.
Bize masal anlatmayın. Gidişi bir alem, dönüşü bir alem. İnsanın ilişkisini çökertir, sosyal hayatını bitirir, arkadaşlarını kaçırır, erken yaşlanmaya sebebiyet verir orası.
Heyyy kızlaar, sözüm size, aramıza gelin lütfen.
Ben sizi hafta sonları ormana, bayıra, çimene götürürüm.
Çok sıkışırsanız da; Maçka Parkı şurası...
Hadi canlar.