Milli futbolcu Arda Turan'ın rol aldığı, OPET'in 'Barselona'da Bir Gün' isimli yeni reklam filmi yakında izleyiciyle buluşacak. Çekimleri İstanbul ve Barselona'da gerçekleşen reklam filmi, önceki gün Arda Turan ve OPET Genel Müdürü Cüneyt Ağca'nın katılımıyla Barselona'da tanıtıldı. Bir ay boyunca ekranlarda yayınlanacak olan reklam filminde Arda Turan sempatik tavırlar sergiliyor. Çekimlerinin bir kısmı Barselona'da yapılan ilk filmde; Turan'ın hem ülkesine, hem de OPET'in güleryüzlü ve kaliteli hizmet anlayışına duyduğu özlem, duygusal bir biçimde anlatılıyor. Reklamda ünlü futbolcu, otomobiliyle dolaşırken Barselona'daki bir OPET istasyonuna rastlıyor. İstasyona giren Turan; güleryüzlü personel, samimi ortam, kaliteli hizmet ve Türk misafirperverliğini görüp mutlu oluyor. Ertesi gün yine aynı istasyona giden yıldız futbolcu, bu kez beklemediği bir sürprizle karşılaşıyor. Mayıs ayında yayınlanacak olan 'Kaçan Otobüs' isimli ikinci reklam filmi ise; Türkiye Futbol Federasyonu Milli Takımlar Resmi Akaryakıt Tedarikçisi OPET'in, A Milliler'e Avrupa Kupası yolunda verdiği desteği konu alıyor. Bahadır Karataş'ın yönettiği reklam filminin çekimleri üç günde, montajı ise bir ayda tamamlandı. Ön hazırlıkları 1.5 ay süren çekimler; Barselona kentinin en güzel cadde ve meydanları olan Plaza de Palau, Plaza Espanya ve Plaza Colon'da gerçekleştirildi. 60 kişilik bir ekibin görev aldığı çekimlerde, hayranları da Arda Turan'ı yalnız bırakmadı.
90'LIK ROL ARKADAŞI
Filmde kullanılan terk edilmiş benzin istasyonu, şehrin dışında bulunmasına rağmen, yıldız futbolcunun hayranları sete gidip Turan'a destek oldu. Arda Turan, oyunculuktaki başarısı ve canayakın tavırları ile sempati toplarken; filmde 'Dede' karakterini canlandıran 90 yaşındaki Mequiades Iniesta, uzun süren oyuncu taramasından sonra çekime Madrid'den katıldı. Bugüne kadar reklam filmlerinde hep en iyi isimlerle çalıştıklarını belirten OPET Genel Müdürü Cüneyt Ağca, şöyle konuştu: "Bugüne kadar Tarkan, Cem Yılmaz ve Ajda Pekkan gibi isimlerle ses getiren projelere imza attık. Şimdi de Türkiye'nin gururu Arda Turan ile işbirliği yapıyoruz. OPET markası ile bu denli özdeşleşen Arda Turan gibi bir isimle çalışmak mutluluk verici." Barselona'da bir araya geldiğimiz Arda Turan ile; hem yeni reklam filmi, hem Barcelona'daki yükselen grafiği, hem de özel hayatıyla ilgili konuştuk. İşte yıldız futbolcunun anlattıkları:
Bu reklam filmini kabul etmemin tek nedeni var; 'Avrupa'da oynayan ve Türkiye'de doğan tek Türk' mesajı... Bu, çok önemliydi; bu cümleyle kalbimi çaldılar. 'Sen gerçek bir Türk markasısın, biz de büyüyen bir Türk markasıyız' dediler. Sürekli kendimi geliştirmeye ve yeni tekniklerle sahada fark yaratmaya çalışıyorum.
Taraftarlarla iletişim halinde, içten ve samimi olmayı seviyorum. Bu benim yaşam felsefem. OPET'in samimi duruşu da, kendisine gönülden bağlı yeni taraftarlar edinmesini sağlıyor. Başarı paylaştıkça çoğalır, attığım her golde kalbim ülkem için çarpıyor.
'GALATASARAY AŞKIM AYNI'
Benim Galatasaray aşkım halen son hız devam ediyor. Galatasaray'ın bana Atletico Madrid'deyken yaptığı çirkin teklife rağmen... Konu para değildi; teklif şekli çok çirkindi. İspanyol fizyoterapistim beni kızdırmak istediğinde 'Cimbombom' veya 'Ali Sami Yen' diyor!
Allah beni Fenerbahçe'de oynamaya muhtaç etmesin. Beşiktaş'a daha fazla sempatim var. Ancak Fenerbahçe-Braga maçında, bir Fenerbahçeli kadar Fenerbahçe'yi tuttum. Söz konusu milliyetçilikse, dibine kadar varım.
Türkiye'deki futbol programlarını sevmiyorum. Adam harcıyorlar... Hiç unutmam; sırf Ahmet Çakar, Galatasaray'a çakıyor diye, bana altı tane kocaman iğne yaptırıp maça çıkardılar korkudan. Sonra da 'Niye kötü oynadı?' diye eleştirdiler. Canım yanıyordu, sakattım, kimseye anlatamadım.
A. Madrid'deki oyun mantığı defansif, buradaki mantık ise ofansif. Burada çalım ya da sihirbazlık yapamam; burada takım oyuncusuyum. Egolar ve bireysellik mümkün değil. Burası Barcelona! Takım, şehrin bile üstünde... Madrid daha sakindi. Barselona ise eğlenceli ve yaşam kolay.
Aslıhan (Doğan) ile evlenebilirim. Onu çok seviyorum. Bana her konuda güven veriyor.
TAVLADA BENİ SADECE FATİH HOCA YENER
Takımdaki tüm oyuncularla ortak noktamız; hepimizin varoştan gelmiş olmamız. Kimsenin ego yapma lüksü yok, zaten egosu da yok. Keşke 21-22 yaşında gelseydim bu takıma. Şimdi dünya starıydım!
Biri elimden tutup bana yol mu gösterdi? Hayatı, giyinmeyi mi öğretti? D&G amblemi gördüğüm her şeye atlıyordum! Yakışıp yakışmayacağını bilmeden... Bugün burada 18 kişi ile çalışıyorum. Futbol dışında hiçbir şey düşünmüyorum. Benim adıma herkes her şeyi düşünüyor. Kafama takmıyorum.
Önümüzdeki haftalarda çok yoğun bir tempoya giriyoruz. Bu yüzden bütün ailemi; dayımı, teyzelerimi, annemi, babamı, kuzenlerimi hepsini Barselona'da ağırlıyorum. Bu hafta evdeki dua timi çalıştı. Attığım golden de belli değil mi!
Arşiv restoranını, 2.5 yılda 10 şube yapacağız. Üç ay sonra Ümraniye'de açılacak. İstanbul'un en iyi Türk restoranı, bu konuda iddialıyız. Bütün kuzenlerim ve sevdiğim dostlarımın yeri belli olsun, benden sebeplensinler, elleri ekmek tutsun, kontrolüm altında olsunlar istedim. İleride yine birlikte çalışalım diye düşündüm. Bu restoran işine bu yüzden girdim.
Sosyal sorumluluk projelerinde her zaman varım. Geçenlerde kamplarda dağıtılması için Suriyeli çocuklara 100 forma imzalayıp gönderdim.
Bendeki kahvehane kültürü kimsede yoktur; her oyunu bilirim. Artık Playstation'ı bıraktım. Havada, karada, denizde her yerde yanımda tavla taşıyorum. Çok iddialıyım. Bir tek Fatih Hoca ile birbirimizi yeniyoruz. Onun dışında kimse karşımda duramaz. Fatih Hoca da çok iyi biliyor tavlayı.
