Bu arada sohbet, Hünal'ın Nişantaşı'nda bir restoranı (Zazie) olmasına gelince, öğreniyorum ki, ünlü North Shield barlarının sahibi Teoman Hünal, onun öz amcası. 'Neeee' diye şaşırıyorum... E az mı içmişliğimiz, sohbet etmişliğimiz, eğlenmişliğimiz var o barda! 'Vay be, nereden nereye' diyorum haliyle. İşte o sohbet:

Yemek merakınız nereden geliyor?
- Tamamen aileden! Bizim ailede, çocukluğumdan beri yemekler beraber yapılırdı, beraber yenirdi, beraber toplanırdı. Gerçi annem o konuda biraz aceleci, biz hala yerken toplamaya başlar (gülüyor) Ama çok seyahat eden bir anne-babaydı, dünya mutfağından sürekli bir şeyler pişerdi evde. Ben evden ayrıldıktan sonra dışarıda yemek mümkün olmaz hale geldi o ev yemeklerinden sonra. Kendim mutfağa girmeye başladım. Öğrencilik hayatımda da mutfakta çalıştım, barmenlik yaptım hep. Amcam Türkiye'deki North Shield'lerin kurucusu Teomal Hünal'dır. Ondan gelen bir pub ve içki kültürü, evden gelen bir yemek kültürü... Bir de İngiltere'de okutursan çocuğunu, nerede çalışacağı belli!

Bir restoran açayım dediniz siz de...
- Bu benim değil, ailenin kararıydı. Dışarıda ailece yemeğe gittikçe, 'Biz açalım bir tane, olmuyor bu iş böyle' derdik. Bir aile restoranı yani Zazie.

En iyi yaptığınız yemek nedir peki?
- Ben yapmıyorum. Annemin babamın mönüye koyduğu çok iyi yemekler oluyor, bir de İtalya'ya gidip, dünyanın en iyi pizza okullarından birinde ders alan ortağım şahane pizzalar yapıyor. İstanbul'daki en iyi pizzayı biz yapıyoruz, ne diyorsun sen!

'İyi aşçı' diye adınız boşuna mı çıktı yani?
- Bunu eve gelip yemek yiyen arkadaşlarıma sorabilirsiniz. Restoran ilk açıldığı zamanlarda, birçok şeyde elim vardı ama artık yapmıyorum.