Takıldık mutluluk kelimesinin peşine, yıldızlara sorduk mutluluk ufukta ne zaman görünüyor diye, yıldızlar da bize bugünlerin dünya için tansiyonu yüksek günler olduğunu söyledi. Peki mutlu olmak için çaba sarf eden bizler, mutsuz olmamak için ne yapıyoruz, hiç düşündünüz mü? Gelin birlikte düşünelim. Belki mutluluğa hemen açılmaz kapılar ama gergin ve belirsiz bekleyişimiz dağılır. Size uymanız gereken bir telkin listesi hazırladım…
Hiçbir şeyin çözülmediğini düşünerek yola devam etme düşüncesinden uzaklaşın, aslında içinizden gelerek ve iyi olacağına inanarak verdiğiniz çabaların karşılığını düşünün.
Her yeni adımda 'Sonu yine kötü olacak nasılsa…' diye söylemler eklemeyin, evren sizin sesinize kulak veriyor.
Her sabah kalktığınızda, 'Yorgunum' diyerek kendinizi şartlayarak güne başlamayın. Her gün yeni bir armağandır ve asla nasıl geçeceğini bilemezsiniz.
Hedeflerinize ulaşmak için sadece iç güce ihtiyacımız olduğunu kabul edin. Evet, insanoğlunun her zaman birilerine ihtiyacı vardır ancak kendi gücünüzü küçümsemeyin.
En ufak problemde en sevdiklerinizi suçlayıp onları kırdığınız sürece iç huzurunuzu kendiniz bozmuş olursunuz.
Var olan işinize, evinize ve düzeninize şükretmeyi unutmayın.
İstikrarın sabırdan başka destekçisi olmadığını fark edin. Böylece çok daha az çaba sarf etmeniz gerektiğini fark edeceksiniz.
Yediğiniz yemekten, aldığınız nefesten mutlu olun.
Karşınıza çıkan her duyguyu ve olguyu sadece tüketmeye ve daha fazlasını istedikçe, 'Hayat neden bu kadar kötü gidiyor?' diye sorgulamaya mahkumsunuz demektir.
Yaşadığımız anların gelecekte, önce anılarımızı, sonra hayatımızı oluşturacağını bilerek, hayat yolunda sınavlara tabi tutulacağımızı kabul ederek, her anımızın güzel geçme olasılığının olmadığını bilerek, hayatımızdaki insanları denetleyerek hiç bir yere gelemeyeceğimizi anlayarak, farkında, tadında ve güçlü yaşarsak hayat kolaylaşır. Yani kendinle, çevrenle, hayatla barış. Mücadele hep var ve var olacak; sen seçimlerinle ve seçemediklerinle, başa çıkabildiklerinle, çıkamadıklarınla yaşamayı öğren. O zaman gülümsemen daha da kolaylaşacak.

ASTRO GÜNDEM
Ay, Satürn 135'liği dışlanan, hor görülen kişilerin uğradıkları haksızlıkların ortaya çıkacağını vurguluyor. Hükümet liderlerinin siyasi arena söylemleri yumuşarken, toplumda konuşulan travmatik konulara yeni yaptırımlar gelebilir. Gün; yasaların, toplumsal olayların ve toplumsal huzura yönelik kararların açıklanacağı gün olarak tarihe not düşebilir.