Bugün size farklı bir konseptten bahsedeceğim.
Koltuklarınıza rahatça oturun demek çok isterdim ama başrol oyuncularımız pek çetin ceviz! Şimdi biraz sakinleşelim, buna ihtiyacımız var çünkü. İki dev karakterin bir araya gelme serüveni gibi düşünün bu gökyüzü hareketini. Bu hareketle birbirinin mantığına uzak bu iki liderin mücadelesine, değişken burçlara nasıl hükmettiğine tanıklık edeceğiz.
Bu şartların dünyayı dev bir değişime sürüklemesine de şaşırmamalıyız. Peki nasıl? Kolektif gezegen Neptün, bilinçleri her zamankinden daha fazla çaba sarf etmeye itecek. Nitekim farkında olarak, 2015 Ağustos ayından itibaren bize kendini gölgeler arasından göstermeye başladı.17 Haziran-10 Eylül 2016 tarihlerinde gerçekleşen Satürn-Neptün kare açısı dünyaya unutulmaz günler yaşattı.
Sihirli 7 yine karşımızda.
Bilen bilir, devrim gezegeni Uranüs toprak burcuna geçti.
Geçeli de dün bir, bugün iki; kendisi 2026'ya kadar 'Toprak' diyor, başka bir şey demiyor. Ne tesadüftür ki Neptün de 2026'ya kadar 'Su' diyor, başka bir şey demiyor. Kısacası bu iki gezegen birbirine 45'lik yaparken öyle bir yedi yılın başlangıcını dizayn edecekler ki; dünyadan ülkemize, çalıştığımız kurumlardan bireysel hayatlarımıza kadar büyük değişimler yaşatacak. Neptün; egonun ve benliğin de ötesinde olanı temsil ederken, bu iki gezegenin yaptığı sert açı, kontrol dışı olayların oluşmasına da yol açabilir.
Birbirlerinin tam aksi karakteristik özelliklere sahip bu transitte, Uranüs devrimleri somut oluşumları temsil ederken, Neptün bu oluşumları bulanıklaştıran, sertliğini ve sağlamlığını bozan taraf olmayı tercih edecek.
Uranüs toprakta sınırları hatırlatıyor, Neptün sınırların da ötesini gösteriyor.
Bu duruma, iki göstergenin birbirlerine kafa tutması diyebiliriz.
Uranüs–Neptün yakınlığı; dünyayı yöneten markaları, gizli devletleri, tarikatları, büyük kurumları, medyayı başka bir sürece hazırlayacak.
Dünyanın dört köşesinde kartlar yeniden dağıtılacak, birçok plan bozulacak.
ASTROGÜNDEM
Bugün gerçekleşen Merkür-Jüpiter 90'lığı; dünyada yaşanan kaosun yön değiştirebileceğini işaret ediyor. Strateji savaşları farklı ülkelere sıçrarken, karışıklığa son veren ülkeler de kendilerinden söz ettirecek. Bugün, siyasi isimlerin de söylemlerini değiştirdiklerini fark edeceğiz.
