Kriz kelimesini duyar duymaz insanların ilk refleksi içe kapanma, satın almalarını erteleme, seyahatten vazgeçme, parasını belki yerine koyamayacağı endişesiyle harcamama oluyor. Nitekim öyle oldu.
Dünyadaki kriz Türkiye'de konuşulmaya başlar başlamaz, satışlar hemen hemen her sektörde bıçak gibi kesildi. Kuşkusuz her ne kadar bu işin guruları, 'Böyle dönemlerde reklam ve pazarlamadan kesinti yapmayın, faydasını göreceksiniz' dese de yazılı ve görsel medya da bu krizden en çok etkilenen sektörler arasında yer aldı.
Yüzde 30 daralma
İşte bu nedenle sektörün tüm tarafları belki ilk defa kendi içlerindeki kavga ve gürültüyü bir kenara bırakıp, birlikte çözüm arayışına girdi.
Reklamverenler Derneği, Reklamcıları Derneği, Reklamcılık Vakfı, TV Yayıncıları Derneği ve Basın Reklam Platformu, Uluslararası Reklamcılık Derneği (IAA) Türkiye Bölümü'nün organizasyonunda bu krizden çıkış yolları üzerine kafa yordu.
İşte dün IAA Türkiye Bölümü Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, uzun süren bu toplantılar sonunda çıkan sonuçları bizlerle paylaştı. Görünen o ki Türkiye'de reklam pazarı krizin ciddi sinyallerinin geldiği 2008 Ekim ayından sonra yüzde 30 daraldı. Neyse ki son alınan KDV/ÖTV indirimlerinin de etkisiyle daralmanın yüzde 15-20 arası bir seviyeye gerilediği belirtiliyor.
Kozmetikte artış!
Bu arada öğendik ki bu yılın ilk üç ayında inşaat, finans, otomotiv gibi sektörlerin medya yatırımları yüzde 40'lara varan oranda düşerken, bilgi teknolojilerinin medya yatırımları yüzde 43 oranında artmış. İlginç değil mi? Bilgi teknolojilerine yatırım yapanlar medya yatırımından vazgeçmemiş. Bir de 2008'in son çeyreğinde örneğin finans sektörünün medya yatırımları yüzde 55 gibi dramatik oranlarda düşerken, kozmetik alanındaki medya yatırımlarının yüzde 18 oranında artması dikkat çekici. Bu galiba, daha önce yazdığım kriz nedeniyle değişen tüketim ve yaşam trendleriyle açıklanabilir. İnsanlar endişeyle büyük satın almalar yapmak yerine, küçük şeyler satın alarak mutlu olmayı tercih ediyor!
Bakalım sektörün bu krizi atlatmak için Ankara'ya ileteceği taleplere ne cevap gelecek.
Sektörün talepleri arasında, reklamdan alınan KDV'nin yüzde 18'den yüzde 8'e düşürülmesi, siyasi reklamların TV'lerden yayının önünün açılması ve TV kuruluşlarının RTÜK'e ödedikleri eğitime katkı payının azaltılması da var.
