Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Güzelliğin 100 bin yılını merak ediyor musunuz?

Dünyayı derinden sarsan ekonomik krizin yaklaşamadığı sektörler olduğunu hepimiz biliyoruz artık. İşte bunlardan birisi de kozmetik sektörü.
İnsanlar krizde farklı davranış biçimleri sergiliyor. Daha çok küçük şeylerle mutlu olmaya çalışıyor. Örneğin binlerce dolar verip lüks satın alamayanlar, lüks markalardan birine ait küçük bir ruju satın almakla yetinebiliyor. Nitekim öyle de yaptılar.
Restoran ciroları gerilerken, bazı ünlü markalar iflasa sürüklenirken, sinema gibi seni birkaç saat başka bir ortama sürükleyip, iyi vakit geçirten eğlence türleri ve de kozmetik müthiş cirolar yaptı.
İşte yılı iyi kapatacak şirketlerden biri de 17 milyar dolarlık cirosuyla dünyanın dev kozmetik şirketleri arasında yer alan L'Oréal oldu. Önceki gün L'Oréal Türkiye'nin Kurumsal İlişkiler Müdürü Yasemin Ahsen Böre ile buluştuğumda daha çok sosyal sorumluluk projelerinden söz etmesinin sanırım en büyük sebebi 'iyi geçen yıl'dı.
Böre, kadınlar kuaföre daha az gitse de, bu kez saçlarını evde boyadıkları için satış açısından değişen bir şey olmadığından söz etti mesela. Kozmetik ürünlerinin her keseye uygun olması kriz dönemlerinde insanların en azından buradan bir kesinti yapmayarak, küçük mutluluklarla idare etmelerini sağladı galiba.
Tüketimde krizle birlikte değişen tek şey küçük boy yerine şampuan vs gibi ürünlerin büyük boylarının tercih edilmesi olmuş sadece.
İşte her şeye rağmen iyi geçen bir yılın neticesi olsa gerek, L'Oréal, insanlık tarihi kadar eski ve ilgi uyandıran bir konuda yapılan bir projeyi hem desteklemekten, hem de kriz falan dinlemeden tüm dünyada tanıtımını yapmaktan vazgeçmedi.
Elisabeth Azoulay isminde bir Fransız editör, 'Güzelliğin 100.000 Yılı' isimli bir ansiklopedi serisi projesiyle L'Oréal'in kapısını çalmış ve L'Oréal Kurumsal Vakfı'ndan olumlu yanıt alınca da ortaya muhteşem 5 kitaplık bir seri çıkmış. Seriyi Gallimard Yayınevi de Fransa'da yayınlamış.
Çağlar boyunca insanlığın güzellik anlayışını araştıran bu eser için tam 35 milletten 300 yazar çalışmış. Yazarlar arasında Antropologlar, arkeologlar, etnologlar, sosyologlar, sanatçılar, filozoflar, tarihçiler, sanat eleştirmenleri, müze küratörleri ve psikiyatrlar var.
Editör Elisabeth Azoulay'e göre güzellik tarihinde yeni bir evreye girdik. Farklılığa saygı, toplum sağlığı ve biyoteknolojik gelişmeler gibi önemli toplumsal yönler öne çıktı.
Artık güzellik alanında, belgelere dayalı, aydınlatıcı ve kişisel seçimler yapabilmek mümkün.
L'Oréal'in sınırlı sayıda Türkiye'ye de getirdi bu eseri bazı kütüphanelere dağıtacağını öğreniyorum.

40 bilim kadınına destek

Bu arada L'Oréal'in Türkiye'de gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projelerinden en çok ilgimi çeken, her yıl 6 bilim kadınına projelerini geliştirmeleri için verilen 12 bin dolarlık burs.
Bugüne kadar 40 bilim kadınına burs veren şirket, bir de meslek yüksek okulunda okusun diye kız öğrencilere burs dağıtıyor. Geçen yıl 50 öğrenciye burs verilmiş, bu yıl sayı 100'e çıkacakmış.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA