Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Çerkezköy'de geliştirilen buzdolapları Almanya'yı fethe hazırlanıyor!

Çamaşır yıkamak çalışan kadınların ve bekar erkeklerin yardımcılarına havale ettiği bir iştir. O nedenle her ne kadar çevrecilik bilinci gelişmiş olsa da kimse yardımcısının makineye kaç ölçek deterjan koyduğuna bakmaz. Ama emin olun, marketten aldığınız deterjanın üstünde en az 30 yıkamalık diyorsa, sizin ki daha 15'inciyi makineye koymadan biter. Neden mi?
'Çünkü' diyor, Bosch ve Siemens marka beyaz eşyaları üreten BSH'nın CEO'su Dr. Kurt-Ludwig Gutberlet, 'Ne kadar çok deterjan koyarsa o kadar temiz olur anlayışı vardır.'
Hafta sonu Berlin'deydim. Dünyanın en büyük fuarlarından birini dolaştık ve birbirinden ilginç yeni teknolojilere tanıklık ettik.
IFA'da (Uluslar arası Tüketici Elektroniği Fuarı) Bosch'un standını gezerken, küçük bir de sınavdan geçirdiler beni. Önüme yıkanmak üzere olan giyisi sepeti koyup, önce bunu tart dediler. Yaklaşık 4.5 kiloydu. Peki bunun için ne kadar deterjan koymam gerekiyordu acaba? Tabii kendimi sıradan bir tüketici sayamıyorum, ne de olsa çevreci konsantre deterjanlarla 'dünyadaki ayak izimi' silmeye uzun süre önce başlamıştım.O nedenle önümdeki seçeneklerden en azı temsil eden '50 ml'ye bastım. Tahmin edeceğiniz gibi abartmıştım! Gerekli olan deterjan miktarı tahminimden biraz fazla, 85 ml kadarmış.
Bosch'un yeni teknoloji ürünü olan yeni çamaşır makinesini anlatan görevli, '4.5 kiloluk çamaşır için 150-200 mililitre deterjan koyuluyor. Oysa çok deterjan koyunca daha temiz olacak kanısı tamamen yanlış' diyor.
Özetle yeni nesil çamaşır makinelerinde öyle tartının üstüne kirli çamaşırlarınızı koyup, hesap yapmanıza da gerek yok. Çünkü makineler öyle akıllı ki siz tüm deterjanı bir defada yüklüyorsunuz, o her yıkamanın kilosuna uygun olarak deterjanı azar azar kullanıyor.
Dünyada şu anda en önemli konu enerji tasarrufu. Sadece doğru miktarda deterjan koyarak bir kişi yılda 7 bin litre su tasarrufu sağlıyormuş. Doğada hiçbir kaynağın sonsuz olmadığı aşikar olduğundan bu konular bundan sonra çok daha fazla önem taşıyacak.
Bir beyaz eşyanın ömrü ortalama 10 yıl. Sonra değiştirilmesi tavsiye ediliyor. Türkiye'nin satın alma gücü henüz oralara gelemedi ama aslında IFA'yı dolaşınca görüyorsunuz ki, evde kullandığımız makineler hem daha çok elektrik hem de daha çok su harcıyor. Yani astarı yüzünden pahalıya geliyor.
Daha yeşil bir dünya için dev şirketlerin Ar-Ge'leri de harıl harıl çalışıyor. İşte bu Ar- Ge'lerden biri de Bosch ve Siemens'in üretildiği ve Çerkezköy'deki BSH fabrikası. Hem CEO Dr. Gutberlet hem de Türkiye CEO'su Klein, Türkiye'deki fabrikada hali hazırda 80 Türk mühendisin yeni nesil ürünler için teknoloji geliştirdiğini hatta Türkiye'de geliştirilen iki kapılı buzdolabının Almanya'da görücüye çıktığını söylüyor. Şimdi BSH Çerkezköy'deki Ar-Ge departmanını büyütüyor ve CEO 175 mühendis daha alacaklarını açıklıyor.

700 milyon dolar yatırdı!

BSH'nın Türkiye'deki yatırımı önemli. 1995 yılından bu yana Türkiye'ye yapılan yatırım 700 milyon doları bulmuş. Şimdi şirket hem kapasite artırımı hem de Çerkezköy'deki tesislerin yanına yeni fabrika binaları yapmak için yaklaşık 100 milyon euroluk yatırıma hazırlanıyor. 1.2 milyar euroluk cironun yüzde 55'ini ihracat oluşturuyor ve Türkiye'de üretilen beyaz eşyaların büyük bir kısmı Almanya tüketicisine satılıyor.
Krizin kapısını çalmadığı sektörlerden biri de beyaz eşya üreticileri oldu. CEO Klein, 'Çünkü hem insanlar evlerinde kaldı. Hem de buzdolabına ihtiyacı olanın bunu ertelemesi mümkün değildi. Gitti ve satın aldı' diyor.
Türkiye beyaz eşya üretiminde Avrupa'nın merkez üssü olma yolunda. Hali hazırda İtalya bu unvanı elinde tutuyormuş. Ancak Avruap'ya olan yakınlığı ve üretim kalitesinde ulaştığı standartlar öyle görünüyor ki Türkiye'yi öne geçiriyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA