Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Trabzon'da turizm nasıl kalkınır?

Ne zaman Karadeniz'e gitsem, şehir merkezlerinden uzaklaştıkça mutluluk katsayımın arttığını hissederim. Bu kez de öyle oldu. Trabzon'a yaptığımız seyahatte ne yazık ki çarpık yapılaşma, gecekondular yüzünden üzüldüğüm kadar, şehirden uzaklaşıp da eşsiz Karadeniz'in yemyeşil ormanlarına, bitki örtüsüne baktıkça da sevindim.
Trabzonlu İşadamları ve Bürokratları Derneği'nin (TİAB) davetiyle ziyaret ettiğim Trabzon'da Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu'nun şehri özellikle de tarihi dokusunu gecekondulardan temizlemek için başlattığı projeleri beğendiğimi söylemeliyim. Ancak hâlâ şehirde eski binaların restorasyonu başlamış değil. Yakında sıranın onlara da geleceğini öğreniyoruz. 1200'lerden kalma Ayasofya Kilisesi, 500 yıl cami olarak kullanıldıktan sonra müze olarak yeniden kapılarını açmış. Eşsiz Karadeniz'e tepeden bakıyor. Yapılan bakım ve onarımla bölgeye turist çekecek önemli noktalardan biri haline gelmiş.
Derneğin Onursal Başkanı Osman Pepe ve yönetim kurulu üyeleriyle tanışmak için gittiğimiz Akçaabat'taki, Körfez restoranı görünce bir hayli şaşırıyorum. Restoran 1500 kişiye aynı anda ev sahipliği yapabilecek büyüklükte ve birçok ayrı bölümden oluşuyor. TİAB'ın Yönetim Kurulu Üyesi işadamlarından olan ve İstanbul'da şu anda Mecidiyeköy'de Likör Fabrikası'nın yerindeki arazide 41 katlı iki gökdelenden ve alışveriş merkezinden oluşan dev bir kompleksi yapmakta olan konsoriyumun üyesi Kemal Şener, "Biliyor musunuz, Akçaabat'ta bu restoran gibi 10 restoran daha var" diyor. Gördüğüm Trabzon'da da dışarda yemek yeme alışkanlığında artış olduğu.

Uzungöl izlenimleri

Karadenizli işadamlarıyla bölgenin önde gelen turizm merkezlerinden biri haline gelen Uzungöl'e de gidiyoruz. Buradaki ilk ve önemli yatırımlardan birini 1974 yılında bölgeye gelen Dursun Ali İnan yapmış. Zaten biz de İnan'ın sahibi olduğu İnan Kardeşler restoran ve otelinde yemek için duruyoruz.
Karadeniz'in geleneksel tatları lahana çorbası, turşu kavurması, kuymağı, balık saç kavurması, kuru fasulyesi ve kayganası her daim hazır restoranlarında. Ancak ne yazık ki Uzungöl çevresinde müthiş bir yapılaşma var , yer gök pansiyon olmuş ve aslında beni en çok Trabzon'dan Of'a ve ordan da Uzungöl'e giderken gördüğüm adım başı santrallar etkiliyor. Osman Pepe ile birlikte seyahat ederken Şara Deresi'ne bakıyoruz. Oldukça bulanmış bir su akıyor. Nasıl olmasın ki. Adım başı HES var. Tamam Türkiye'nin enerji açığı var. Var da sadece derelerinden de mi elde etmemiz gerekiyor bu enerjiyi? Birbirine bu kadar yakın santrallar olmak zorunda mı? Niye kimse yüzünü rüzgâra ve güneşe dönmüyor? Karadeniz'in eşsiz doğasını kaybedersek ne yapacağız sonra?
Enfes yeşile bir de sayıları azalmış olsa da o güzelim ahşap evlere bakarken zaman donsun istiyorsunuz ama işte zaman donmadığı gibi ne yazık ki biraz sonra karşınıza tüm çirkinliğiyle bir betonarme yapı Karadeniz'de de çıkıveriyor.

Uzungöl'de TİAB Onursal Başkanı Osman Pepe, Başkan Atalay Şahinoğlu ve üyeler Kemal Şener, Mustafa Günaydın ve Orhan Akçay ile İnanlar Restoran'ın sahibi Dursun Ali İnan o sırada yanımıza gelen bir halk sanatçısı Mustafa Manavoğlu'nun Karadeniz kavalına kulak veriyor.


YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA