Dünyanın en zengin 8 milyonerinin toplam servetinin 426 milyar dolar olduğu gerçeğiyle 2017 yılına girmiştik.
Araştırmayı yapan İngiltere'nin önde gelen yardım kuruluşu Oxfam, 8 kişinin toplam servetinin, dünya nüfusunun yarısının yani toplam 3.6 milyar kişinin 409 milyar dolarlık mal varlığından fazla olduğu bilgisini önümüze koyarak adaletli paylaşım ve zenginliğin tabana yayılması konularında içler acısı halimize projektör tutmuştu.
Daha iyi bir dünya için iyi örneklere ihtiyacımız var. O nedenle Türkiye'nin büyük lojistik şirketlerinden Ekol Lojistik'in kurucusu Ahmet Musul'un sahip olduğu hisselerin tamamından vazgeçme ve şirketi çalışanlarına bırakma projesini heyecanla dinledik.
Musul'un amacı 2016'da yüzde 20 büyüyen ve Ro-Ro şirketiyle birlikte toplamda 670 milyon euroluk bir ciroya ulaşan Ekol Lojistik'i 2019'da 'kimsesizleştirmek'. "Hisselerin mülkiyeti kimsede olmayacak ama üretilen değerin yüzde 40'ı çalışanlara dağıtılacak" diyor.
Bunu yapmaya Türkiye'de yasalar izin vermediğinden, Hollanda'da projeye uygun vakıf kurmak için girişimlerde bulunan Ahmet Musul, Ekol şirketinin kârının 3'te birini çalışanların pozisyonuna göre dağıtacağı, geri kalanını da sermaye olarak kullanacağı sistemi özellikle mirasa inanmadığı için hayata geçirmek istiyor. "Miras erozyondan başka bir şey değil. Yapılan araştırmalar ikinci ve üçüncü kuşağın eline geçtiğinde şirketlerin ömrünün bittiğini gösteriyor" diyor Musul ve bir patron olarak şu ilginç cümleyi kuruyor:
"Sahip olduğum hisselerin bana verdiği durum nedeniyle kendimi çalışanların karşısında ezik hissediyorum. İstediğim gibi onlarla tartışamıyorum. 2019'dan sonra bu durum da değişecek."
Musul, sahip olduğu şirket hisselerini önce bir bir vermeye başlamış ve böylece yakın çevresinden ve çalışanlarından 10 kişiye hisse dağıtmış ancak bunun kendisini istediği sonuca götürmediğini görünce yeni projesini hayata geçirmiş.
Musul'un 1990'da 26 yaşındayken kurduğu Ekol Lojistik, bugün İran ve ardından Slovenya'ya yaptıkları yatırımın ardından 15 ülkede faaliyet gösteren, 30 farklı milletten 7 bin çalışana sahip bir uluslararası şirket konumunda.
120 kişinin çalıştığı ar-ge merkezinden çıkan yazılımlarla, Ekol, örneğin Mersin serbest bölgede üretilen bir ürün 72 saat gibi çok kısa sürede Madrid'deki mağazaya taşınacak kabiliyete kavuşmuş.
2009'da Abu Dabi devletinin sahip olduğu bir fona şirketin yüzde 37'sini satan, sonra yüzde 5'ini geri alan Ahmet Musul, satılan hisselerin kalan bölümünü de 2018'de geri alacaklarını ve borsaya açılmak gibi bir planlarının da artık olmadığını söylüyor.
Ekol, İran'a 20 milyon euroluk bir yatırımla girerek Ekol İran'ı kurmuş. Musul, Avrupa ve İran arasındaki taşımacılıkta başta Unilever olmak üzere dev şirketlerle çalışacaklarını anlatıyor.
Romanya ve İznik'te hayvanlar için doğal parklar kurmayı hayal eden Ahmet Musul'un şirketinde gönüllülük en önemli gündem. Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Arzu Tan, 5 Aralık Dünya Gönüllülük Günü'ne denk getirerek bulundukları ülkelerde gönüllülük projelerine başladıklarını ve 40 farklı projeyi hayata geçirdiklerini söylüyor. Patronu sahip olduğu hisselerden vazgeçmeye hazırlanan bir şirketin çalışanlarının yüzde 70'inin de gönüllülük projelerinde çalışıp başka hayatlara önemli dokunuşlar yaptığını duyunca tabii ki şaşırmıyor insan.
