Örgütlü suçlarla mücadelede vazgeçilmez araç "iletişimin mahkeme kararıyla tespiti." Özellikle terör gruplarının, eyleme geçmeden önce etkisiz hale getirilmesi için gerekli görülen bu düzenleme, şimdilerde eleştirilerin odağında. İddia olunan Ergenekon Terör Örgütü ile ilgili iddianamede kritik delillerin telefon dinlemelerinden oluşması, toplumsal algılamayı derinden etkiledi. Hatta cep telefonu, el bombasından daha tehlikeli diye kamuoyuna sunuldu.

***
"Dinleniyoruz" kaygısı, paranoyaya dönüştü. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun yıllardır dile getirdiği "defolu vatandaşın" hiç de yabana atılır bir olgu olmadığı görüldü. "Kamu harcamalarının hesabını soran vatandaş" duyarlılığı bir türlü gelişmedi. Kayıt dışı yaşayan, beyanname vermek istemeyen milyonlarca insan, şu veya bu açığı nedeniyle bir gün deşifre olacağı kuşkusuna kapıldı.
***
Peki, bütün bu tespitleri paylaşmamızın sebebi ne? Aslında çok açık. Aylardır, internet ortamında servis edilen "telefon kayıtları."
Daha çok özel hayata ilişkin sırlar ortaya dökülüyor.
Bu durumda şu sorunun yanıtı önem kazanıyor:
"Konuşmaların, kişilerin rızası hilafına yayılması suç değil mi?"
Evet suç. Ama nasıl suç? Takibi şikâyete bağlı bir suç. Bu durumda ne beklenir? Muhtelif konuşmaları yayınlanan tarafların, savcılıkları harekete geçirmesi değil mi? Maalesef gerçekler, bu rasyonel davranışla uyumlu görünmüyor. Özel hayatının gizliliği ihlal edilenler, suç duyurusunda bulunmuyor. Bunu ben söylemiyorum, Adalet Bakanlığı kaynakları söylüyor. Zira konuşmalarının bir bölümü haber kanallarına düşenler, hayatlarındaki gizemli diğer yönlerin bütünüyle malzeme olmasını istemiyor!
Bu sıralar Adalet Bakanlığı, özel konuşmaları iletişim kanallarına yansıtanları da yayınlayanları da "re'sen soruşturacak ve cezayı ağırlaştıracak" bir çalışma düşünüyor. Gel gör ki bu çağdaş düzenleme yeterli destek bulamıyor.
Türkiye'nin korku cumhuriyeti olmaması için en yetkili makamdakinden en sade vatandaşına kadar herkesin ilişkilerini ve yükümlülüklerini yerine getirme biçimini gözden geçirmesi gerekiyor.