Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Bindiği dalı kesmek!

Konya'da 90 işçi çalıştıran 80 ton kapasiteli, 30 yıllık "ölçek" bir süt ürünleri imalathanesi. İşi, büyük mağazalara süt tedarik etmek olan bir Anadolu Kaplanı... Ayça Süt sahibi Mustafa Aygın anlatıyor: "Hayatımızı idamede büyük sıkıntı içindeyiz." Kastettiği "raf dışı saf dışı" dediğimiz, büyük zincir mağazaların fahiş giriş bedelinin yıkıcılığı...
Dinliyoruz: "Zaten süt almak bir dert, avansıyla 10-15 günde ödeme yapıyoruz. Ürün satmak ise ayrı bir dert. Kendi çabamızla marka olmak için belli başlı AVM'lere ürettiğimiz malları vermeye çalışıyoruz.
Ancak giriş bedeli, insört, raf bedeli, raf teşhir bedeli, eleman desteği, ciro primi vs gibi bedeller alıyor ve ödemelerini de 120-180 günde yapıyorlar.
Hatta kendi çapımızdaki şirketlerle fiyatlarda birbirimizi kırdırıyorlar.
Zaten ulusal markalar bizden %15-20 farklı fiyatlı sattıkları için onlarla rekabet edemiyoruz. Bizim gibi bu bölgede Konya, Ereğli, Aksaray, Karaman'da bulunan yüzlerce firma ve Türkiye çapında binlerce firma aynı sıkıntıyı yaşıyor."
Mustafa bey "birkaç senedir geriye gidiyoruz" diyor. Ekonomi büyürken tedarikçi, üretici geriye gidiyorsa, "yolunda gitmeyen" bir şeyler var demektir.
Üretici, doğası gereği bir satış kanalı değildir. Bunun için haller, pazarlar, bakkal, AVM ve zincir mağazalar var. Ancak kanalın kendisi, fahiş raf bedeliyle üreticiyi eziyorsa, velinimetine ihanet ediyor demektir.
Tedarik zincirinin başını ağrıtan bu "tanımsız" ve "kontrolsüz" bedellerin faturası, önce tüketiciye ardından da bindiği dalı kesen büyük mağazalara çıkacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA