Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Harcama reformu

Krize rağmen büyümeyi sürdüren, işsizliği azaltan ve cari açığı yönetebilen ekonomiyi bundan sonra nasıl bir gelecek bekliyor? İki görüş var. Ya "alkışla devam" diyeceğiz ya da frene basma sürecinde yavaşlama sinyallerini okuyarak, ilave tedbir geliştireceğiz.
İlave tedbir sözü "Bütçe dengesinde, geçen yılın ilk 6 ayına göre ciddi ölçüde bozulma var" diyen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e ait. Bakan, personel ve sosyal güvenlik sistem açılarıyla dış koşullar yüzünden gelişen bu duruma karşı, gerekirse "ilave tedbirler" alınabileceğini söylüyor.
Avrupa'daki krizin teğet geçmesine zaten mali disiplinimiz imkân sağlamıştı. Şimdi bu disiplinin, ilave tedbirlerle desteklenmesini konuşuyoruz. İlave tedbir zikredildiğinde "yeni vergi", akla gelen ilk çözüm olur. Aynı zamanda işin kolaycılığı da... Eğer bütçeniz açık veriyor ve buna karşı tedbir geliştirecek iseniz, gelir hanesini artırmak kadar, gider hanesini de gözden geçirirsiniz.
Fakat bizim ekonomi pratiğimiz, Kayıp Yıllar dediğim 1990'larda hep, daha fazla vergi ve daha fazla borçlanma olmuştur. Bir de eğer satacak KİT'iniz kalmışsa, özelleştirme yolu denenmiştir. Fakat bugünün bıçak sırtı belirsizlik ortamında "kolay çözüm" yok. Türkiye, yeni vergi salarken veya mevcut verginin oranını artırırken iki kez düşünmek zorundadır.
Teşvik paketi, bütçeyi borçla yamalama kolaycılığı yerine, reel ekonomi üzerinden geliri artırmaya yöneliktir fakat bu adımın bütçe gelirlerine yansıması, zaman alacaktır. Zaten açığı artıran personel ve sosyal güvenlik açıkları, kolayca baş edilesi konular değildir.
Geriye harcama reformu kalıyor ki bu da kamunun reform sürecine hız vermesi anlamını taşıyor. Bugün kamu "değer yaratmayan iş süreçleri" manzumesi durumundadır. Gerçi özel sektör de farklı değildir ve Türkiye'nin bu anlamda topyekûn reform ihtiyacı vardır.
Kamuyu yalnızca KİT'lerden ve memurlardan ibaret saymak, doğru değildir. Zaten Bakan Şimşek de buna işaret ediyor; "bütün kamu kurum ve kuruluşlarını uyardık. Ben tekrar uyarıyorum. Yani biz önden gidelim, bütçe sonradan gelir, bize kaynak verirler yaklaşımına bu yıl kesinlikle müsamaha etmeyeceğiz."
Neticede harcama disiplini, bir zamanlar sıkça denenen fakat daha fazla harcamayla sonuçlanan "kamu tasarruf genelgeleri" ile değil fakat akıllı politikalar neticesi, yeniden düzenlenmek zorundadır.
Şimşek'in "Türkiye'nin üretken kapasitesini artırmayan cari harcamalara ilave kaynak sağlamayacağız" sözlerini ben, bir sonraki adımda "sıfır bütçe" devrimci yaklaşımına dek gidebileceğimiz cesarete yormak istiyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA