Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Avrupa Baharı

Paris'te, Brüksel'de yaşananlara "Avrupa Baharı" diyebilir miyiz? Tabii ki... Hatta daha fazlasını diyebiliriz. Ulusları kendi yaşam tarzına akort etmek için Arap Baharı başlatanlar, şimdi ülkelerinde bizzat yurttaşları tarafından "farklı bahara" uyanmaya başladılar.
Farklı bahar zira "söz dinlemeyen" yönetimleri devirmek için başkasının ülkesini karıştırmaya benzemiyor. Farklı bahar zira toplumsal talepler bizzat yeni bir sınıf çatışması üzerinden temellendiriliyor.
Atanı vuran alet bumerang gibi... Toplumsal olaylar neticesi tırmandırılan şiddetin mağdurları kadar bu şiddeti uygulayanların durumu, Tunus'tan, Mısır'dan çok daha farklı...
İçinde bulunduğumuz yüzyıl, küresel mekân kavramını yeniden tanımlıyor. Yerel iktidarı dönüştürmek için Mısır'dan yakılan ateş, Paris'ten uç verebiliyor. Terör, bu mekândan bağımsızlık kavramının bir başka test alanı...
Batı "bana dokunmayan terörist bin yaşasın" zihin yapısının sürdürülebilir olmadığını, çok acı faturalarla ödemeye başladı. Terörü bizim coğrafyada can aldığında "sıradan" ama kendi evinde "insanlığa karşı saldırı" gibi yorumladılar.
Fakat bugün küresel kriz sonrası bozulan dengenin sonucu açlar ve toklar arasında tırmanan gerilimin ürettiği terör, Paris sokaklarındadır. Avrupa Baharı, başka hangi AB ülkelerine yayılır bilinmez ama ihtişam ve sefaletin artık bir kıvılcım mesafesinde durduğu çağda, "başkasının ülkesine baharı getirmekten" çok daha dramatik neticeler doğacaktır.
Bu arada bizi sırtımızdan vurmaya kalkan "silah arkadaşımız" Almanya'da, İspanya, Polonya ve Yunanistan'da, Fransız yazar Charles Baudelaire'in "Kötülük Çiçekleri" açmaya başladı bile. Avrupa Baharı bir başka olacak gibi... Yazbahar kışbahar mı olacak? İzliyoruz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA