Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

İstikrardan gelecek bekliyoruz

Gerçekten zor bir dönemi iyi atlatıyoruz. Hem küresel krizden çıkıyoruz, hem de bol kavgalı gürültülü referandum sürecini değerlendiriyoruz.
Dünya ekonomisinin üzerindeki kara bulutların dağılmadığı bir dönemde referandum yaptık. Ekonomiyi hiç konuşmadık. Halbuki siyaseti en çok belirleyen parametrelerden biri ekonomi... Liderler konuşmalarını ağırlıklı olarak siyasete ayırdı. Herkes son dakikada, "Golü kim atacak!" diye bekleyip durdu.
O gol, Başbakan Erdoğan'dan geldi.
"Evet çıkması halinde küresel sermayenin gelişinde yeni bir süreç başlayacak" dedi.
O süreç başladı...
Sürecin devamı siyasi istikrara bağlı. Çünkü ekonomiyi sağlam ve iyi yönetmek siyasete destek veriyor. Anketörler referanduma katılımın yüksek olacağına işaret etmişti. Bu, vatandaşın siyasetçiye güvendiğinin önemli bir göstergesiydi. O gösterge, ekonomik istikrar parametrelerini tırmandırdı. Sandıktan çıkacak sonuçla ilgili sinyal verdi. Tartışmasız referandumdan çıkan evet, halkın ekonomideki memnuniyetinin açtığı bir kredi...
Sandıktan istikrar çıktı. Biz de istikrardan gelecek bekliyoruz.

***
İşte rekor büyüme ortada!
Yılın ilk yarısında ortalama yüzde 11 büyüdük. Çin ile yarışıyoruz. Büyüme, gelir artışı demek. Bu herkes için gelir artışı anlamına gelmez ama işlerin yolunda gittiğini gösterir. Geleceğe daha güvenli bakmamızı sağlar.
İnşaat başta olmak üzere ulaştırma, perakende, imalat sanayii ve tarımda büyüyoruz. Açıkçası birkaç sektörde değil, sektörler bazında dengeli büyüyoruz. Bu görüntü coğrafi dağılımda da denge sağlıyor.
Türkiye'nin doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyi birlikte büyüyor. Umutlanıyoruz.
***
Dün gelen haziran ayı işsizlik verisi rekor büyümeyi onayladı. 2010'da işsizlikte iyi bir performans yakalayacağımız kesin. İşsizlik haziranda yüzde 10.5. İstihdamda 2009'da kaybettiklerimizi telafi ediyoruz. Hatta 2009'un üzerine bile çıkmaya başladık. Tıpkı yo-yo oyununda olduğu gibi istihdam yaratmada bir anda zıpladık.
Elbette işsizlik yapısal bir sorun. Bir çırpıda çözmek mümkün değil. Peşpeşe gelen olumlu verilerle ilgili olarak pek çok akademisyen ve işadamıyla konuştum. Herkes umutlu.
Ancak temkini elden bırakmıyor.
Beni, "Bu büyüme ve işsizlik kalıcı mı, yoksa geçici mi? Yılın ikinci yarısına odaklan" diye uyardılar. Acaba Türkiye, bu yıl 2004' te olduğu gibi, yüzde 9 büyür mü? Yılın üçüncü ve dördüncü çeyreğinde durum ne olur? Galiba bütün hikâye bu. Sürpriz büyümeye hazırlanın.
2010'da sürpriz büyümeye dikkat!

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA