Ergenekon'un 'kara kutu'su olarak nitelenen Tuncay Güney'le Kanada'nın Toronto kentinde iki kez kısa aralıklarla buluştuk. İkinci buluşmamızda kısa bir süre sokağa çıkıp bir alışveriş merkezine de gittik.
Güney, rahat ve kendinden emindi. Söylediklerini bu köşede biraz kısaltarak yayınladım.
Ama hâlâ önemli bulduğum bir iki nokta var.
İşte o önemli noktalar:
Darbe olabilir mi?
Tabii ki intikam alacaklar. 12 Eylül gibi bir darbe olmaz. Ama süreci siviller iyi yönetemezse komplo ve suikastlar olabilir. Yeni bir döneme doğru gidebilir Türkiye.
Balbay'ın günlükleri...
Mustafa Balbay'ın CD'lerinin Emniyet'in eline geçmesi bir istihbarat hatasıdır. Bu, Emniyet istihbaratının Cumhuriyet gazetesinde elemanı yok demek. Bunların hepsi TSK'nın elinde mevcut. Birbirimize oyun oynamayalım. Hepsi apoletli basın, postallı basın. Bunu herkes biliyor.
DHKP-C uyutuluyor...
Türkiye çok net değil. Ekonomi önemli bir sorun. Ayrıca unutmamak gerekiyor DHKP-C uyuyor, uyutuluyor. Neden acaba? Sol örgütleri neden uyutuyorlar şimdi. Hâlâ DHKP-C'de Dursun Karataş'ın yerine kimin geçtiği belli değil.
Ergenekoncuları asacak mıyız?
Türkiye sadece bağırsaklarını temizliyor. Çok ayyuka çıkmış olanlar Ergenekon'la biraz diskalifiye edildi. Bir müddet sonra da çıkarlar. Daha fazlası olmaz. Yatacakları kadar yattılar. Bundan başka ne olacak, asacak mıyız kardeşim adamları? Tansu Çiller'in dediği gibi herkes devlet için yapmış. Tabii arada bir kendi hatırı için de yapmış olabilirler.