Anayasa Mahkemesi'nin DTP'yi kapatma kararı sürpriz değildi ama sivil siyaset ve demokratik açılım süreci açısından sarsıcı oldu.
Bir kere Ahmet Türk gibi makul bir siyasetçi siyaset dışı kaldı. İkincisi DTP'nin yerini alacak Barış ve Demokrasi Partisi'nin Meclis'te grup kuramaması hesaplanamaz yeni sorunlar yaratabilir. Ve daha önemlisi eleştirilse bile DTP son iki yılda önemli bir tecrübe kazandı. Bu kazanımın heba edilecek olması demokrasimiz açısından bir kayıp. Ayrıca partiler mezarlığına dönen Türkiye'de hâlâ siyasi partiler için "idam" kararı verilmesi gerçekten şaşırtıcı. Bu aynı zamanda demokratik açılım sürecinin ruhuyla da örtüşmüyor. Parti kapatmaların bir daha olmaması için Venedik Kriterleri'nin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor.
Şimdi buraya bir nokta koyup kapatmayla sarsılan DTP yönetimini şoke edecek bir araştırmanın verilerine geçelim. Acaba DTP tabanı demokratik açılım sürecine nasıl bakıyor?
Sorunun cevabını Metropol Stratejik ve Sosyal Araştırma'nın 5-8 Kasım tarihleri arasında 31 ilde yaptığı "Demokratik Açılım ve Darbe Belgesi" başlıklı araştırması ortaya koyuyor.
Önce araştırmanın demokratik açılımla ilgili genel sonuçlarına değinelim. Araştırmada sorulan "Demokratik açılım sürecini destekliyor musunuz, karşı mısınız?" sorusuna verilen cevaplar şöyle;
Yüzde 51,6 karşıyım, yüzde 35,4 süreci destekliyorum, yüzde 4,6'sı ise kısmen destekliyorum diyor. Fikrim yok diyenlerin oranı ise 8,5…
Araştırmacılar "Demokratik açılım sürecine hangi parti ne kadar destek veriyor?" sorusuna da cevap aramışlar. AK Parti, yüzde 53,6, CHP yüzde 15,8, MHP yüzde 10,0, DTP yüzde 87,8…
Tabii "kısmen destekliyorum" diyenleri de eklediğinizde AK Parti yüzde 60'ı geçiyor, DTP'de ise yüzde 90'a ulaşıyor. Burada bir başka ilginç nokta da Saadet Partisi ve BBP'nin yaklaşık yüzde 35 oranında açılım sürecine destek vermesi. Görüldüğü gibi DTP tabanı yüzde 90'lar oranında demokratik açılım sürecine destek veriyor.
Bu sonuca bakınca, DTP tabanıyla tavanı arasında ve sokakları alev alev yakan PKK arasında derin bir çelişki dikkat çekiyor.
Metropol araştırmasında son dönemi izah edecek birçok sorunun cevabı aranıyor.
Bunlardan biri de kamuoyunda çok tartışılan "ıslak imza" ve ordu içindeki darbeci yapılanmalarla ilgili toplumun ne düşündüğü…
Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen ve Adli Tıp raporuyla kanıtlanan belge üzerine Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ istifa etmeli mi etmemeli mi?
Araştırmaya katılanların yüzde 50'si istifaya gerek olmadığını, yüzde 31,7'si istifa etmesi gerektiğini söylüyor. Bu tartışmaların odağını oluşturan TSK ve hukuk ilişkisine verilen cevaplar da çarpıcı. Türk Silahlı Kuvvetleri, içinde darbeci veya hukuk dışı faaliyetlerde bulunan subayları barındırıyor mu? TSK'nın darbecileri barındırmadığına inananların oranı yüzde 52,8, tersini söyleyenlerin oranı ise yüzde 37 civarında.
Her iki rakamın da geleceğe ilişkin önemli mesajlar içerdiğini sanıyorum. Toplumumuzun ruh halini yansıtması açısından şu sorunun cevabını verip olası seçim sonuçlarına geçelim.
Soru şu; Yaşadığınız tüm şartlar dikkate alındığında hayatınızdan ne kadar memnunsunuz?
Yüzde 49,9 memnun değilim derken, yüzde 43,1 memnun olduğunu, yüzde 6,2 ise çok memnun olduğunu söylüyor.
Şimdi gelelim olası seçim sonuçlarına… Bugün seçim olsa Türkiye toplumu kime oy verir?
