Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Mehmet Ağar şimdi ne düşünüyor?

Başbakan Erdoğan'ın siyasi parti liderleriyle görüşmesinden bir şey çıkmayabilir ama siyasi diyalogun yeniden hayat bulması açısından çok önemli. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeni siyaset dilinin de hakkını vermek gerekiyor. Neredeyse iki siyasi gelenek arasında son 5 yılda pek görüşme olmadı.
Aslında normal demokrasilerde olağan olan bu tür görüşmeleri ne yazık ki biz başaramıyoruz. Bu nedenle arada bir olunca "tarihi" diye nitelemekten de kendimizi alamıyoruz.
Bu görüşmelerin ana eksenini "teröre karşı" ortak bir tavır geliştirme oluşturuyor. Bu konuda yeni bir siyaset dili yakalanabilir mi doğrusu emin değilim. Çünkü sadece siyasi partiler değil, işin uzmanları da, köşe yazarları da Türkiye'nin bu konudaki hafızasını unutup her şeye yeniden başlıyor.
Teröre karşı profesyonel ordu hazırlığı da, "ayrılmayı düşünmeliyiz" anlayışı da "daha fazla demokrasi neyi çözecek?" yaklaşımı da aslında çözümsüzlüğün yeni versiyonları olarak çıkıyor karşımıza. Bu manzara bana 2006'da o zaman DYP Genel Başkanı olan Mehmet Ağar'ın söylediklerini hatırlattı.
Ağar'ın Diyarbakır'ı da içine alan Güneydoğu gezisine katılmıştım. Diyarbakır'da sözü terör meselesine getiren Ağar şöyle diyordu:
"Bugün dağda çocuklar varsa, yolunu bulup indireceksin. Bir daha silah patlamamasını sağlamak lazım… Devlet husumet yeri olamaz, kendi insanına husumet duyamaz. Her devletin geçmişinde vatandaşını affetmek vardır. Ha yukarıda silahla mı dolaşsın, ovada siyaset mi yapsın? Ama etnik ayrıma dayalı siyaset yapılamaz. İlke müşterek vatan, bölünmez bütünlüktür." "

Millete yazık oldu"

O günden sonra "Düzovada siyaset" sözü siyasi literatürümüze girdi ve ciddi etki yarattı. Terörle mücadelenin içinden gelen, adı "derin devlet"le birlikte anılan Ağar, deyim yerindeyse ezber bozan bir çıkış yapmıştı.
Aradan 4 yıl geçti. Ağar belki de o sözün bedelini ağır ödeyerek siyaset dışı kaldı ama Türkiye de o sözün gereğini yapmayarak bedel ödedi.
Hâlâ da bir çıkış yolu bulmuş değil.
Tam 4 yıl sonra, Ağar'ın bugün geldiğimiz noktaya nasıl baktığını merak ediyorum.
Söze şöyle başlıyor:
"Bizim sözümüzden ileri giden olmadı ki yeni bir şey söyleyelim.
O gün o dediklerimiz olsaydı her şey çok daha kolay olurdu, araya kan girmezdi. Ben bu olup bitenlerin geleceğini gördüm. Boşa konuşmadım, oralara gittim, sokaklarda gezdim… Ben risk aldım, 'millete yazık olacak' diye ama maalesef oldu."
Ağar
'a 90'lı yılları hatırlatıp, terörle mücadelede neler yapılması gerektiğini soruyorum. Şartların çok farklı olduğunu hatırlatan Ağar şöyle diyor:
"Bugün bu noktalara gelmeyebilirdik. Şimdi en büyük sıkıntı seçimin çok yaklaşması. Herkes kolay siyaset yapmak istiyor. Bu sorunu çözmek, ülkenin geleceği için zorunlu. Bunu görmek anlamak lazım… Basit bir terörle mücadele falan değil bu…"
Peki, Ağar iktidar muhalefet ilişkileri konusunda ne düşünüyor?
"Seçim öncesinde hükümetin de yapabileceği çok fazla bir şey yok. Olayı yumuşak tutması bile doğru ve önemli bir başarı. Ayrıca hükümeti zora sokacağım diye siyaset yapmak doğru değil.
Bu toplumda bütün sıkıntılara rağmen kitlesel boyutta bir çatışma olmuyor. Türkiye'de bunu sağlayan bir güç var. Din, komşuluk ve menfaat birlikteliği gibi birçok şey… Aklı başında olan herkes bütünlüğün neler getireceğini biliyor. Ortadoğu coğrafyasından da ayrılığın neler götürdüğünü de görüyor. Ama bir kesim de var ki onlar, bunların üzerinden siyasi nemalanma yapıyor."
Peki hâlâ "Düzovada siyaset" gerekli bir çözüm müydü?
"O zaman daha kolaydı o iş. Çünkü ne Dağlıca vardı ne diğerleri. Ben gerçeği gördüm. Muhalefetin de bunu görmesi gerekiyor."
Ve son soru; Ağar o sözü söylediği için pişman mıydı?
"Ben pişman olmadım. Türkiye o temel çerçevede meseleyi halledecek zaten. Zorluk seçimin erken gelmiş olması. Sağduyu galip gelecek bana göre."
Ağar'ın o gün söyledikleri bugün de önemini koruyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA