Öyle anormal zamanlarda yaşıyoruz ki. Japonya ekonomisi %4.8 daralıyor diye Japon Nikkei endeksi 30 yılın rekorunu kırdı. Daha fazla küçülmedik diye seviniyorlar. Sevindikleri rakam tarihin en büyük ikinci daralmasına işaret ediyor. İngiltere ekonomisi ise %9,9 oranında küçüldü. Ülke tarihinde görülen en büyük ekonomik daralmanın iki katından fazla... Uzmanlar, 1709'dan beri görülen en büyük ekonomik daralma olabileceğini söylüyor. Dünyanın en büyük fonlarına sahip ülkesi Norveç, 2020'de %2.5 küçülürken bu oran ülke ekonomisinin 1945 yılından beri sergilediği en kötü performans oldu. Böylesi tarihi bir yıldan bahsediyoruz. Büyüyememe sorunuyla boğuşan dünyada Türkiye ne yaptı? Çin ve Vietnam'la birlikte büyüyebilen üç ülkeden biri olduğu 1 Mart'ta ilan edilecek. Hani MB rezervlerinin buharlaşmasından konut ve otomotivde faiz indirimlerinin bankalara vereceği zarara; doların 15 TL olacağından mevduatlara el konulacağına kadar türlü yalanla batırılamayan Türkiye ekonomisi... Büyümenin öncü göstergesi sanayi üretimi rakamlarına bakacak olursak %2'nin üzerinde yani belki de dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olacak. Sorunlar var mı? Elbette. Sınırların, sokakların hatta sevdiklerinize sarılmanın bile kısıtlandığı bir zamanda ekonomide sorun olmaz mı? Hangi ülkede yok ki? Bu sorunlar da aşılır. Ama bizim asıl sorunumuz maalesef kitapla hayat arasında sıkışanların değişime ayak uydurmakta zorlanmasında... Bir garip ruh hali var. Oysa sadece zamanın ruhunu yakalayabilen ülkeler ayakta kalabiliyor. Konut ve otomotivde faizler indirilip 200'den fazla sektöre can suyu verilmese bugün kapılarına kilit vurulmuş yüzlerce şirket, milyonlarca işsiz olacaktı. "Yiğidi öldür, hakkını yeme" demişler. Hiç lafı çevirmeden söyleyelim. Türkiye ekonomisi tüm zorluklara, karalamalara, üstü örtülü yaptırım baskısına, pandemi belasına rağmen büyüyorsa bu Berat Albayrak döneminde alınan cesur kararların sonucudur.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
ENERJİDE SORUNLU KREDİLERDE SONA DOĞRU
Pandeminin hızlandırdığı bir başka değişim ise enerji sektöründe yaşanıyor. Petrolün yerine güneşin geçeceği haberleri "Kral öldü, yaşasın yeni kral" diye veriliyor. Yani bu dönemin parlayan yıldızı yenilenebilir enerji olacak. Konuştuğum bankacılar bu yılın liste başında yenilenebilir enerji projelerinin finansmanının olacağını söyledi. 3 sene önce yapılandırmaya ihtiyaç duyan 13 milyar dolarlık enerji projelerinden bahsediyorduk. Şimdiki durumu sordum. 7.5 milyar 2019'da yapılandırıldı. Pandeminin araya girmesiyle gecikme yaşansa da bu yılın ilk yarısında 2.5 milyar dolarlık kısmın da yapılandırılacağını öğrendim. Yani yapılandırması gerçekleşen proje büyüklüğü 10 milyar doları bulacak. Geri kalan 3 milyar dolarlık proje için ise bankalara devir gibi yöntemlerin kullanılmak zorunda olduğu söyleniyor. Yani enerji sektöründe sorunlu krediler bu yıl itibariyle çözüme kavuşmuş olacak.
