Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

Yenge kendine gel 47 yaşındasın

Dr. Mehmet Öz: Yahu habere bak! Sağlık gurusu. Hayatının bir saniyesini bile özensiz, bakımsız, sağlıksız geçirmemiş insan. Dünyaya uzun yaşamın, genç kalmanın, vücudu cilalamanın yollarını anlatan, her an her yerde mekik çekebilecek adam Mehmet Öz'de kanser şüphesi belirmiş.
Herşeyi doğru yaptım ama ben de risk altındayım" diyerek kendini aklamaya, utancını gizlemeye çalışmış. Utanacak birşey yok da "Mehmet Öz bile kansere burun buruna geliyorsa, ben kendimi koyveririm gider en azından ağız tadıyla yaşarım be usta" diyesi geliyor insanın.
Neymiş? Mehmet Öz'ün kanser şüphesinin altında sağlıksız yaşaması değil gündelik hayattaki yoğun stresi yatıyormuş... Bir gün bütün bu 'sağlıklı yaşam' alemi birbirine girecek, güüümmm diye patlayacak ama ne zaman, nasıl...
Kadınlar:
Doğuş: Adam sanki doğuştan kazalı. Doğuş'un denize girmesi yasaklansın.
Demi Moore: Kadın 47 yaşında 20'lik kızlar misali davranıyor. Çektirdiği fotoğraflar, Twitter'ı kullanma biçimi, çıtır sevgilisi, yaşam şekli, kıyafetleri... En son avuç içi kadar bikinisiyle kendi fotoğrafını çekip Twitter'a koyunca 'Alooo yenge kendine gel 47 yaşındasın' tepkilerine maruz kaldı.
Peki bu Demi Abla'nın çok umurunda mı? Bence değil!
O spor, diyet ve estetik operasyonlarla kazandığı gençliğinin tiridine banmakla meşgul.
Gençlik, taşşş gibi kadın olmak çok mühim meziyet ya, kadın kısmı için en kolay onaylanma, sevilme, beğenilme yolu ya bu hatun kısmının tepişme ve sergileme sebebi ondan.
U2: Yarın akşam İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadında U2 konseri var ya stadın etrafındaki esnafa sormuşlar.
Misal telefon bayii Ferhat Aydın; "Konseri duydum Shakira gelecekmiş", emlakçı Dilara Kışlalıoğlu; "Duymadım, büyük bir konser olsaydı haberimiz olurdu; demiş.
Sokak pilavcısı Hasan Deniz ise haberi duyunca pek sevinip, üç kilo pirinç daha almak için koşarak muhabirin yanından uzaklaşmış.
Siz de bazen benim gibi bir grup insan kendi aramızda toplanmış 'körler sağırlar birbirini ağırlar' tadında yaşayıp, haber yapıp, eğlenip, kavga ettiğimizi düşünüyor musunuz?
Türk dizileri: Bu hafta yemedim içmedim şuna karar verdim; bence Türk dizilerine ödül dağıtırlarken iki kategori daha eklenmeli. 1: En iyi kazık gibi duran oyuncu ödülü 2. En iyi bön bön bakan oyuncu ödülü.
Yalnız bu iki kategoride çekişme bayağı kanlı geçer, uyarmadı demeyin. Neymiş; duruyorum, bön bön bakıyorum öyleyse dizi dünyasında varımmış.
Çocuklar Duymasın: Bu itirafımı çocuklar da duysun; "Yok bu diziden iş çıkmaz" dedim, gördüğünüz gibi yanıldım. 'Çocuklar Duymasın' tıkır tıkır gidiyor, şu yeni ufaklığa da bayılıyorum.
Osmantan Erkır TV: Bu program resmen gece gece uyku kaçma sebebi.
Skeçler Okan Bayülgen'in eskilerinden arak, üstelik komik değil. Gece gece yemek pişirmek de neyin nesi? Akmıyor, internet videolarından derlemeler de kurtarmıyor.
Bir daha Osmantan'ı aynı hevesle izler miyiz acaba?
Araf: Mor ve Ötesi'nin son albümü 'Masumiyetin Ziyan Olmaz'daki bir numaralı şarkım. Hani insanın kendine saklamak istediği, yalnız kaldığında koştuğu şarkılar vardır ya. İşte öyle bir şarkı benim için 'Araf'.
Geçen hafta klibi çıktı. Keşke çıkmasaydı. Şarkıyla aramıza giren, hayal kurmamızı, düşünmemizi, hissetmemizi engelleyen klipleri sevmiyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA