Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Kasap sevgilim!

Kasaplık ve aşk hayatta yan yana gelmez mi dersiniz? O kadar da emin olmamak lazım. Divan şiirinde sayısız örnekle karşılaşırsınız: Karşılık sermeyen sevgilinin ezası, cefası, can yakması, yaralaması... Mesleği hayvan kesmek olan kasaplarla kıyaslanır. İnanmayan Kasap kitabını (Tarihçi Kitabevi) karıştırsın, öyle gelsin.
Ravzî, sevgilisinden bıçağı koyuna değil kendisine saplamasını ister. Âşık, kanının dökülmesinden hiç şikâyetçi olmaz çünkü sevgilinin canına kastetmek için bile olsa onunla uğraşması bir iltifattır!
Sevgilinin kan dökücü bakışını bir kasaba benzeten Pertev, bayram yapmak için onun elinde kurban olmak ister. Hâzık keza; kasap sevgilinin elinde kurban olanların feryat etmeyeceğini söyler.
Fuzûlî'nin sevgilisinden son dileği adam öldüren bakışıyla kendisine bakmasıdır. Çünkü kasapların, dönüp kurbanlarına bakmaları bile onlar için bir merhamet ifadesidir.
Muhyî sevgilinin kirpiklerini kasapların hayvan kesmek için ellerinde tuttukları bıçağa benzetir. Kederin kendisini öldüreceğini düşünen Cem Sultan, hiç değilse sevgilinin elinden ölmenin hayalini kurar. Gel gör ki "Ölmüşe kasap gerekmez" cevabını alır!
Fehîm'e göre, Kurban Bayramı'nda herkes kendi kasabına kurbanını gösterirken gönül de kasap sevgiliye canını işaret eder.
Mesîhî'ye göre sevgilinin ümitlendirmesine kanmamak gerekir. Çünkü o, koyunu besleyip birkaç gün sonra etini yemek için kesen kasaplar gibi âşığını satırla kesmek için sabırsızlanacaktır.
Nâilî'ye göre sevgilinin kesim yerinde can vermek için bekleyen âşıklar, kurbana değil arşta saf durmuş en büyük meleklere benzer. Velhasıl şikâyet etmeyelim. Epey yol kat etmiş sayılırız. En azından günümüz şairleri bu kadar kanlı değil. Hepimize iyi bayramlar.

Sinema tarihinin en nefis filmleri
Dokuz günlük tatilde bir yere gitmeyenlere sesleniyorum: Bazen en güzel tatil, evde yayılıp klima/vantilatör ne varsa açıp, sıkı da erzak depolayıp film seyretmektir. Bazı eski ama zamansız filmler, arada kaçırdıklarınız, hep methini duyup bir türlü denk düşüremedikleriniz...
Yeme-içme, gastronomi, mutfak kültürü, damak tadı, ne derseniz adına, merkeze onu alan filmlerden ufak bir liste bırakayım buraya...
La Grande Bouffe / Büyük Tıkınma... Babette's Feast / Babette'in Yemek Şöleni... The Cook, The Thief, His Wife and Her Lover / Aşçı, Hırsız, Karısı ve Aşığı... Julie & Julia... Haute Cuisine / Sarayın Tatları... Entre Les Bras / Bras'lar Arasında... Big Night / Muhteşem Gece... Delicatessen / Şarküteri... What is Cooking? / Ne Pişiyor?... Soul Food / Yemeğin Ruhu... Chocolat / Çikolata... Como Aguapara Chocolate / Acı Çikolata... Vatel... Comme un Chef/ Şeflerin Savaşı... Chef / Şef... No Reservations / Aşk Tarifi... The Hundred-Foot Journey / Aşk Tarifi (Hata yok iki filmin de Türkçe adı bu)... Burnt / Çok Pişmiş... Eat Drink Man Woman / Tatlı Tuzlu... Ratatouille...
20'lik bir liste oldu bu, daha pek çok eksik var. Başlayın izlemeye, tamamlarız.

Veganlar ne yapsın?
Vejetaryen ve veganlar için zor günler ama her şeyin çaresi var. Bilip anlayana envaiçeşit mantar göz kırpıyor. Domates her derde deva... Pembe domatesle yapılan salatalar da yemekler de (hele domatesli pilav, of!) uçuyor ama doğramak için eline aldığı pembe domatesi kaşla göz arasında tuzlayıp halledenin de halinden anlarız.
Şeftali ve incirin en mükemmel zamanı; şeftaliyi ızgara ettiğinizde de başka bir evrene geçiyor. Vişne ve böğürtlen salatalara apayrı bir hoşluk katıyor, soslara da...
Mısır, etten sonra kebaba en yakışan olarak kestaneyle yarışır. Taze ceviz ve fındık, ayıklamasıyla da eğlenceli, oyalayıcı... Koydunuz mu çocukların önüne, bir nevi oyun olarak da kurgulayabilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA