O bir deccal... Kötülük, sapkınlık, fitne, fesat, nifak... Tüm bu şeytani özellikleri üzerinde toplamış. O, bu medya tarihinin gördüğü en feci yaratık. Medya mahallesinin Deccali... Diğer bir deyimle Öz-Deccal. Benim için "Türk medyası böyle bir fenomen görmedi," diye yazmıştın. Senin gibi bir fenomenler fenomeni Deccal dururken kimse seninle yarışamaz merak etme. Fakat bir gün gelir bu millet ayaklanır ve senin tüm şeytani eylemlerinden, kötülüklerinden, iğrençliklerinden hesap sorar. İşte şimdi o günlerdeyiz diye tüm hücrelerinle korkuyorsun ÖzDeccal... Senin nefret ettiğin bu milletin çoğunluğu artık toplu olarak ayaklandı. Ve bu işin geri dönüşü yok. Çok iyi biliyorsun bunu... Balina etinin yanında içtiğin şarabını rahat yudumlayamıyorsun artık. O etlerini yediğin balinalar gibi saldırdın bu millete, bu milletin etlerini kanattın, bu milletin değerlerine, ahlakına, inancına, anadiline, kültürüne taarruz ettin yıllarca... Her şeyden çok, bu milletin çoğunluğu olan dindarlara saldırdın; ama dindarlara saldırırken bir yandan eyyam yapmayı da ihmal etmedin... Azınlık diye Kürtlere daha rahat, daha iğrenç bir dille saldırdın... Hele gayrimüslimler oldu mu, aydınlar, liberaller ya da solcular oldu mu hiç acımadan hayatlarını kararttın... Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Necmettin Erbakan, Merve Kavakçı, Ahmet Kaya, Orhan Pamuk, Sezen Aksu, Hrant Dink, Atilla Yayla, Barlas ailesi, Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand, Akın Birdal, Hayata Dönüş'te katledilmelerini alkışladığın solcu gençler ve daha kimler kimler... Zalimliklerinin haddi hesabı yok. Ama işte bir gün senin gibi zalimlerin zulmüne karşı adaletin kılıcı olmayı kendine şiar edinmiş birileri çıkar ve seni kendi nefesinden bile korkar hale getirir ÖzDeccal... İşte bugün bu milletin yüzde 65 çoğunluğu olan dindarların öncülüğünde toplu bir intifada yaşıyor bu halk ve sadece dindarlara yapılan değil herkese yapılan zulümlerin hesabını soruyor. Ve senden neredeyse bu halkın tamamı nefret ediyor. Dahası Avrupa'daki demokrat kamuoyu da senin nasıl bir zalim olduğunu biliyor. Yakın gelecekte tutuklanırsan Avrupa insan hakları kurumlarından tek itiraz çıkmaz. Yaptıklarının listesi onların da elinde çünkü (İstersen bu işin uzmanı Orhan Kemal Cengiz'e sor) nasıl Soner Yalçın'ın, Veli Küçük'ün, Kemal Kerinçsiz'in yargılanmasına tek bir itiraz yoksa senin için de itiraz gelmez. Şener ve Şık, ODATV'den tutuklu olmasa o davaya da tek itiraz gelmeyecekti. O ikisini tutuklayarak senin gibi Ergenekoncuları bayram ettirdi bizim eski kafa hakimler. Avrupa insan hakları kurumları, Ergenekon sürecindeki ilk tepkilerini verdiler. Senin kötülüklerinle ilgili bu ülkede görev yapmış Batılı gazetecilerin yazdıkları bile bir iddianame eder... Hele bu milletin çoğunluğu senin yargılanmandan bilakis mutlu olur, AK Parti'nin oyları artar... Balbay'ın,Özkan'ın yine bir toplumsal temeli vardı, arkalarında onları seven bir kesim vardı. Sen tutuklansan akrabaların dahil 50 kişi bile toplanıp yürümez bu ülkede. Seninle beraber satın alıp, devşirdiğin imamın illegal oğlu kod adlı şahıs da tutuklansa ikiniz için 80 kişi bile toplanmaz. Var mısın iddiasına? Mesela, Uğur Dündar ile Yılmaz Özdil tutuklansa ciddi tepki gelir toplumun bir kesiminden; epey bir kişi toplanıp yürür ama Deccal ve yardakçısı tutuklanırsa bu toplumun hiçbir kesiminin kılı kıpırdamaz... AK Partilisi, CHP'lisi, MHP'lisi, BDP'lisi hiç kimsenin itibar etmediği bir adamsın sen ÖzDeccal. Bunu çok iyi biliyorsun ve o yüzden obsesif-kompülsif patolojik bir haldesin ne zamandır. Yardakçın senden de beter, günde üç xanax ile zor yaşıyor... Ama ben yine de ikinizin de tutuklanmasına şiddetle karşıyım, bunu bil. Bunu her yerde de söylüyorum. Senin çok önemsediğin, taptığın insanlara da bunu söyledim, biraz araştırırsan öğrenirsin... "Merhametten maraz doğar" sözünün önemini bilsem de, yine de merhametliyim ve tutuklanmanıza karşıyım... Yargılanmanıza ise ne ben ne de başkası engel olabilir. ODATV ve 28 Şubat soruşturması derinleşiyor. Gölcük'ten çıkan 1996-2001 arası belgeleri duyunca hâlâ nasıl savunacaksın kendini bilemiyorum ama sen öyle bir Deccalsin ki yine yüzsüzce gerekçeler uydurursun. Yakında darbecilerin emriyle bizzat attığın ve arşivlere geçmiş "Gerekirse silah bile kullanırız" gibi manşetlere bile "Sahteliği kanıtlanmış gazete küpürleri bunlar," dersin; yine bu soruşturmayı yürüten emniyetçileri, savcıları ve hakimleri suçlarsın... Senin bir öğle yemeği paranı aylık maaş olarak alan, kelle koltukta, kirli derin yapılarla mücadele eden bu insanlara öyle alçakça psikolojik harp taarruzları yaptınız ki inan düşünüyorum bazen ben onların yerinde olsam... Neyse... Allah hepsine sabırlar versin, nefislerine hakim olmalarını ve adaletten hiç ama hiç ayrılmamalarını sağlasın. Unutma ÖzDeccal... Sen tarih sayfalarına Türkiye'nin karanlık döneminin alçaklık simgesi olarak geçeceksin. Torunların ders kitaplarında resmini görecek Türk Goebbels'i olarak. Korkaklığın içeri girme korkusundan da öte... Bu gerçeği bildiğinden...
