Türkiye'nin en iyi haber sitesi
CEM SANCAR

Merâsim aydınları

Zirvelerde gerilimleri azaltma çabası var, o görülmekte. Fakat yazarçizer takımına bakıyorsunuz asık surat bir nobranlık, klavye spazmı tikleri. Tam 'yeter artık' diye girişeceğiz...
Birden Hz. Ali! Şu zamane Sıffın Savaşı'nda tutuyor ellerimizden: Sesini alçalt, yoksa benzersin onlara!
"Onlar kim" diye sormuyorum marifet kapısına. Biliyorum ne demek istediğini. Bu kez fısıltıyla tekrarlıyorum içimden: Kendine gel, kendine gel sayıyla. Fazla kabarma, ölüm var sonunda.
Aydınlar diyorum, uzmanlar filan, büyük muamma...

***
Ne çok hışım var ortamda. Kimi sözde 'tevazudan' bahsediyor. Siyah beyaz bir 'Yılmaz Güney' oturuşuyla. Kimi bir çete kurucusu, çeteler var diye sızlanmakta. Tövbe estağfurullah.
Bir adam tanımıştım eski hayatımda. Ararken hakikati yanlış yollarda. Adam biraz mistik, üstüne başka numaralar. "Ben sevginin ta kendisiyim" demişti dişlerini gıcırdatarak! Sesinde nasıl hınç, neredeyse ısıracak insanı. Sevgi, derken bıçağını biliyordu adeta. Yüzüne bir ağızlık takasım gelmişti de utanmıştım kendimden.
Kelimeler her yöne giden tramvaylar gibi bence. Yönünü bilmeli kişi. Bir haritası olmalı. Çünkü dikkatinizi çekerim, melekler ve şeytanlar aynı kompartımanda. Yerini seçmek zor iş hattızâtında.
Bir de, sözü salt şeklinden tutarsan, yalandan bir havan olur ama bir gün bir bakarsın sapı kalmış elinde! Çiçeği kurumuş bir sap halinde kalmak insan için gerçekten fena.
Sonra, koro halinde söyleniyor şarkılar. Bu bir moda. Solo takılana hafiften deli muamelesi.
Olur ya bazı davetlere tesadüfen katılsanız, bazılarını 'bu arsaların hepsi benim' şeklinde dolanırken görebilirsiniz. Burunlar havada, tırım mırım sinemaskop hâlleri.
Muhyi, Bezcizâde Muhyi, bir melâmet eri, demiş ki; "Usludan yeğdir delimiz!"
'Deli' olmak diyorum, belki de en iyisi...
***
Diğer taraftan yüzsüzlük aliyyülâlâ ahir zamanda.
Mesela bir bölücü kalkışmayı yeniyor millet. Halkın ve seçilmiş iradenin şanlı zaferi. Televizyonlara bakıyoruz, bir takım alabros uzmanlar, devrim yapmış sanki zatıâlileri! Ne var ki yakın tarihe not edilmiştir cemaziyülevvelleri. Kanarya sevenler derneği değil, alınlarda geçmiş darbelerin zifiri isleri.
Her şey birbirine karışmış durumda, onu söylüyorum. Dokunaklı bir garabet akıyor aramızda. Hangi mahalleye gitseniz aynı şey. Her yerde merâsim âlimleri! Kiminin elinde içki kadehi, kiminde çay, öteberi. Kendilerini ikbâle kaptırmış kişiler tarihin meselesi. Azledilince başka, paye alınca başka olmak bir durum komedisi.
Arif olmak, o derse çalışmak bence en iyisi. Arif, irfandan gelir, bakışı ayrıştırıcı ve dışlayıcı değildir.
Arif sorumluluk almaktan korkmaz, evet ama bağımsızlık asıl karakteri.
Şahsen örneğim Ak Şemseddin'dir. Bir velâyet ehli. İstanbul'un fethine en önde katılır ve saltanatta yayılmak yerine İznik'e gider, ilmine bakar.
Bir devlet varsa tören de var, 'Tören Aydınları' da olacak tabii. Olacak da bunu çok önemsememeli.
Arifin merâsimi tek başınadır. Açar kollarını semahta, önünde Velîlerin ayak izleri...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA