Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TİMUR SIRT

Gözümüz artık çok yukarılarda

Film yapımı, hava tahmini, tarımsal alanların gözlenmesi, kamu güvenliği, inşaat sektörü ve ticari amaçlı fotoğraf ve video çekimleri için uydular, uçaklar, insansız hava araçları kullanılıyor. İnsanlığın hava fotoğrafçılığı merakı, gözlem yapma arzusu yeni değil… 19. yüzyılın ortalarından drone’lara uzanan bir maceraya gelin yakından bakalım…

"İnsanların kanatları yok, insanların kanatları yüreklerinde" diyen ölümsüz şairlerimizden Nâzım Hikmet Ran, belki de hayal gücü ve tutkunun peşinden giden insanlardan söz ediyordu. Kız Kulesi, Galata Kulesi, Beyazıt Kulesi gibi sürekli gözlem yapmak için tasarlanmış binaları aklımıza getirelim. Bu binalar, düşmanı, yangınları pek çok tehlikeyi önceden görmeyi sağlıyordu. Keza mimarideki eserler insanın balon, uçurtma, uçak, uydu ve şimdi de drone'larla gözünü gökyüzüne dikmesinin çok eskilere dayandığını gösteriyor. Vikipedi, hava fotoğrafçılığının ilk kez 1858'de Paris'te Fransız fotoğrafçı 'Nadar' takma adıyla bilinen baloncu Gaspard-Felix Tournachon tarafından uygulandığını belirtiyor. Ancak, ürettiği fotoğraflar artık mevcut değil ve bu yüzden hayatta kalan en eski hava fotoğrafı, 13 Ekim 1860'da James Wallace Black ve Samuel Archer King tarafından 630 metre yükseklikten çekilen Boston'un tasvir edildiği kare…

PİRAMİTLER FOTOĞRAFLANDI

Hava fotoğrafçılığını meteoroloji uzmanları da kullandı tabii ki... Uçurtma hava fotoğrafçılığında İngiliz meteoroloji uzmanı E.D. Archibald 1882'de buna ilk girişenlerdendi. Fransız Arthur Batut ise 1888'de fotoğrafçılık için uçurtma kullanmaya başladı ve 1890'da yöntemleri hakkında bir kitap yazdı. Samuel Franklin Cody de 'Savaş Uçurtması'nı geliştirdi. Öte yandan havadan daha ağır bir uçağa monte edilmiş bir sinema kamerasının ilk kullanımı 24 Nisan 1909'da Roma üzerinde 3:28 sessiz kısa film olan Wilbur Wright und seine Flugmaschine'de gerçekleşti.

SAVAŞLARLA GELİŞTİ

Savaşların hava fotoğrafçılığının gelişmesinde önemli etkisi oldu. Savaş sırasında hava fotoğrafçılığı kullanımı hızla olgunlaştı, çünkü keşif uçakları düşman hareketlerini ve savunmalarını kaydetmek için kameralarla donatıldı. Fransızlar savaşa, keşif için kameralarla donatılmış Bleriot gözlem uçaklarının birkaç filosunu kullanmayla başladı. Fransız ordusu, rekor sürede saha komutanlarının eline fotoğraf baskısını alması için önemli prosedürler geliştirdi. Frederick Charles Victor Laws, 1912'de İngiliz Zeplin Beta'dan fotoğraf çekerek hava fotoğrafçılığı deneylerine başladı. İngiliz Kraliyet Uçan Kolordu keşif pilotları, 1914'te gözlemlerini kaydetmek için kameralar kullanmaya başladılar. Bir Alman gözlem uçağı olan Rumpler Taube sadece bu amaç için tasarlanmıştı.

İSTİKBAL GÖKLERDEDİR

Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda, hava kameraları boyut ve odak gücünde önemli ölçüde gelişti. 1918'e gelindiğinde savaştaki her iki taraf da tüm cepheyi günde iki kez fotoğrafladı ve çatışmanın başlamasından savaşın sonuna kadar yarım milyondan fazla fotoğraf çekildi. Türkiye'de ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün "İstikbal göklerdedir" sözünün karşılığı olarak üretimine başlanan yerli uçak hayali 1950'lerde terk edilerek dışa bağımlı hale gelindi. Şimdi Aselsan, USAŞ, Roketsan, Baykar gibi devlet yapıları ve özel şirketlerin önemli yatırımlarıyla insansız hava araçları gözlem ya da savunma amaçlı olarak kullanılmaya başladı.

Kuşlarla arkadaşlığın yolu drone'lardan geçiyor

İnsansız hava araçları sayesinde insanlar çok farklı açılardan dünyanın her yerinde çekimler yapmaya başladı. Eskiden çok profesyonel araçlarla yapılan bu çekimlerin maliyeti yeni nesil drone'lar sayesinde daha erişilebilir oldu. Drone'lar pek çok kişi için kullanımı zor ve uzmanlık gerektiren araçlar olarak algılanıyor. Oysa ilk çıktığından bugüne durum epeyce değişti. Artık pek çok işi otonom olarak yerine getirebiliyorlar. Gövdeleri küçülmesine rağmen pilleri ve akıllı uçuş yetenekleriyle havada kalma süreleri arttı. Drone'ların çekim kaliteleri de artıyor. Öyle ya akıllı telefonlar 8K video çeker de drone'lar boş durur mu? Mavic Air 2; 8K görüntü işleme kapasitesine sahip kompakt ve kullanımı kolay katlanabilir bir drone tasarlayarak akıllı telefonlara rakip oluyor. Daha geniş kamera sensörü, görüntü kalitesini yüksek çözünürlüklü fotoğraflar ve videolarla sunarken; ileri seviyede programlanmış uçuş modları, akıllı özellikler ve görüntüleme teknolojisi daha profesyonel içeriklerin zahmetsizce yakalanmasına yardımcı oluyor. Geliştirilen azami uçuş süresi sayesinde pilotlar drone'u gökyüzünde daha uzun süre tutabilirken, tamamen yenilenen otonom kabiliyetler de capcanlı görüntüler yakalayabilmelerini sağlıyor. Mavic Air 2, Mavic serisinin 60 fps ve 120 Mbps kalitesinde 4K video çekim özelliği sunan ilk drone'u olma özelliğini taşıyor. Pilotlar HDR video, 120 fps'de 1080p kalitesinde 4X Ağır Çekim veya 240 fps'de 1080p kalitesinde 8X Ağır Çekim kullanarak benzersiz içerikler de kaydedebiliyor. Pilotlar, 12 megapiksel görüntüleri kaydedip çarpıcı detaylara sahip fotoğrafları yeni yüksek çözünürlüklü 48 megapiksel özelliğiyle çekerken, mekanik 3 eksenli kadran sayesinde öngörülemeyen durumlarda da drone'da bulunan titreşim engelleyici sayesinde stabil ve pürüzsüz görüntüler de kaydedebiliyor. Yeni eklenen SmartPhoto özelliği; üç görüntü yakalama seçeneğinden birini otomatik olarak seçmek üzere ileri düzey sahne analizi ve derin öğrenme algoritmalarını kullanarak 12 megapiksel fotoğraflar kaydedebiliyor. Mavic Air 2, yalnızca 570 gramlık küçük bir su şişesi ağırlığında olmasına rağmen; yeni motorlar, yeni elektronik hız kumandaları (ESC'ler), gelişmiş batarya teknolojisi ve 34 dakikaya kadar azami uçuş süresi sağlayan aerodinamik tasarıma sahip. Mavic Air 2'de uçuş güvenliğini azami hale getirmek için öne çıkan özellikler bulunuyor. Drone'un ön ve arkasında bulunan engel sensörleri sayesinde nesneye yaklaşıldığında pilotu uyararak oluşabilecek çarpışma ihtimali ekarte ediliyor. Mavic Air 2'nin altındaki ek sensörler ve yardımcı ışıklar zorlu ışık şartlarında bile sorunsuz, otomatik iniş de dahil olmak üzere çeşitli işlevlere yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra, Mavic Air 2'de drone'ların yoğun havaalanları gibi en yüksek riskli yerlerden uzak tutulmasına yardımcı olacak GEO (geofencing) çözüm desteği de bulunuyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA