Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SALİH TUNA

Bugün CHP günüm

Akrabalarımın çoğu CHP'li. En yaşlısı da (geçen sene vefat etti, ışıklar içinde yatsın) CHP'nin başında hâlâ İsmet İnönü var sanıyordu.
Demem o ki CHP'yle aramda böylesi bir ünsiyet var.
Haliyle, hiçbir zaman "ne halleri varsa görsünler, bana ne" deyip geçmem, üzüldüklerinde ben de üzülürüm.
Gerçi son zamanlarda CHP'nin benim düşünmeme ihtiyacı yok; FETÖ'den AKP'li fırıldaklara kadar çok düşüneni var.
Lakin, onlar iyi gün dostu, nasıl desem, konjonktürel. Övünmek gibi olmasın, ben öyle değilim, şahidim de yere yakın Asuman...
Bugün bu köşecikte, AK Partili okurlarımın müsaadesiyle, CHP'li okurlarımla baş başa konuşmak, hasbıhal etmek istiyorum...
Sevgili CHP'li okurlarım, öncelikle hiçbir ayrım gözetmeksizin hepinizi çok seviyorum.
İçinizde CHP'nin genel başkanlık koltuğunda hâlâ İsmet İnönü'nün oturduğunu sanan kimse kalmamıştır bundan eminim ama CHP'yi "Atatürk'ün partisi" sananlar zibil gibi.
"Atatürk'ün partisi olduğu için mi FETÖ ve PKK İstanbul belediye başkan adayını açıktan açığa destekliyor" diye sorup da keyfinizi bozacak değilim.
Halden bilmez değilim. Ömrünüz muhalefette geçti. İktidar olmak için en sonunda "her duruma müsait" hale geldiniz.
O kadar ki, "AKP'nin cumhurbaşkanı o, bizim değil" dediğiniz Abdullah Gül şayet "çatı adayı" olmaktan son anda vazgeçmeseydi, Kılıçdaroğlu'nun ifadesiyle tıpış tıpış gidip oy verecektiniz. Ekmeleddin İhsanoğlu örneğinde olduğu gibi.
Bunu şunun için anımsattım:
Ekrem İmamoğlu yerine "Öteki Ekrem" (Dumanlı olan, hani şu FETÖ'den firari Zaman gazetesinin genel yayın yönetmeni) İstanbul adayınız olsa durum yine değişmeyecekti.
O halde gidin Ekrem İmamoğlu'nuza söyleyin, kendinde güç vehmedip de musakkada eşitlenme mizansenini bir VIP ayrıcalığı uğruna tarumar etmesin.
Bir HDP'lik canı olduğunu unutmasın.
Daha önce de söylemiştim; 2014 seçiminde HDP İstanbul adayı 4.8 oy almıştı; bugün PKK / Kandil emir verse HDP desteğini çekse sandığa gömülür. Neyin havasını atıp da devletin memuruna "it" diyebiliyor?
Havalara girmemesi için gerekirse bir gülüşüyle kendinize jilet atacak denli cezbeye geldiğiniz İnce'yi nasıl unuttuğunuzu hatırlatın ona.
Sevgili CHP'li dostlarım...
"Yeşil alan kalmadı, her yer beton doldu" diyordunuz, belediye başkanlığı yaptığı Beylikdüzü'nde yeşil alan bırakmayan, onca inşaat şirketinin sahibi bir müteahhidin peşine düştünüz.
"Ezilmişlerden, yoksullardan yanayız hepimiz" diyordunuz, Koç'ların özel jetlerle sarmaladığı adaya ram oldunuz.
Seviyeden, özgürlüklerden bahsediyordunuz, İstanbul adayınız sıkışınca "ünlem" koyuyor, kızınca da "adlarını silerim" diyerek medyayı tehdit ediyor.
Vaktiyle "çözüm sürecini" yerden yere vurmuştunuz, bugün peşine düştüğünüz İmamoğlu'na PKK liderlerinden Karayılan, Duran Kalkan, Bese Hozat destek açıklamaları yapıyor.
Ergenekon ve Balyoz davalarıyla Türk askeri tasfiye edildi diye düne kadar esip gürlüyordunuz, bugün TSK'ya kumpas kuran FETÖ Emre Uslu'suna kadar partinizi (CHP'yi) destekliyor.
Lafı daha fazla uzatmayayım, Erdoğan düşmanlığının size yaptığı fenalıklar saymakla bitmez.
İnandığınız ne varsa vazgeçecek duruma düştüğünüzü, yani bir nevi kendinizi inkar ettiğinizi fark edemiyorsunuz.
"Yeni CHP" olarak FETÖ'nün bir zamanlar desteklediği AKP'ye eşitlendiniz de haberiniz yok.
AK Parti karşıtı AKP'liler zaten bunun için yanınızda, görmüyor musunuz?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA