Haftanın ilginç atamasıyla başlayalım! Bünyamin Gezer, 59 maç sonra ilk defa Diyarbakır-
Fenerbahçe karşılaşmasında dördüncü hakem olarak görev aldı.
ÖNÜMÜZDE dört şık var!
a- Bu atama, Arda Turan'a gösterdiği tartışmalı kart sonrası Oğuz Sarvan'dan ilk sözlü uyarısını alan Gezer'in, olası kızağa çekilme durumu öncesi kendisine yapılan ciddi bir uyarıydı.
b- Maçta gerilimin yüksek olacağı ihtimali ve Gezer'in polis oluşu göz önünde bulunduruldu.
c- Gezer'in 'FIFA Hakemi' olmadığı halde 2007'den bu yana hiç dördüncü hakemlik yapmaması, birilerini; bazı kesimleri rahatsız etti.
d- Henüz bu durum kimseyi rahatsız etmedi ve MHK, fark edilmeden; yani açık vermeden, sert bakışlı prensini bir maçlık da olsa kenara çekti.
"HANGİ şıkta iyi niyet arayabiliriz?" diye düşünüyorsanız, hemen cevaplayalım. Mevcut MHK ile hiçbirisinde!
SİZ yine de kesin bir cevap isterseniz, 'a şıkkı'na daha yakın durun.
ÇÜNKÜbu MHK, geçen sezon plakasını aldığı Suat Arslanboğa'yı bu gerilimi yüksek maça bile bile atadı. Bu da yetmedi, Suat Arslanboğa'dan daha kıdemli olan Bünyamin Gezer'i dördüncü hakem yaparak Arslanboğa'yı elleriyle baskı altına itti. Nitekim imha planı da tuttu. Şimdi, maçı Gezer'in arkasına sığınarak tamamlayan Arslanboğa için dinlendirme kararı veriliyor. İşin özeti: Merkez Hakem Kurulu aynı haftada hem plakasını aldığı hakemin cezasını kesti, hem de Gezer'e "Kızağa alırız, dikkat et!" uyarısında bulundu.
YANİ bir taşla iki kuş vurdu.
TABLO gayet açık.
İŞTE bizim eşit ve bir o kadar da şeffaf (!) olan MHK'mız ve organize işleri...