Ligin bu döneminde Beşiktaş'ın böylesine kritik bir üç puan alması puan farkının açılıp play-off'ta yukarıdan kopmaması için çok önemliydi. Dün akşam Beşiktaş'ın bu üç puanı nasıl aldığına gelince, özellikle ilk devrede rakibine deplasmanda oynama baskısını hissettiremedi Beşiktaş. Bunda bence en önemli faktör orta saha kurgusundaydı. Fernandes'in Ernst'le beraber geride kalması, Veli'nin önde kalıp Fernandes'in orta saha ağırlıklı oynaması, Portekizli'nin oyundaki etkinliğini çok azalttı. Bir diğer faktör ise kenarı Edu ile oynayınca oyunda bir fark yaratma şansı pek de oluşmuyor. İlk yarıda dirençli olmaya çalışan Gaziantep ise bence hiç beklemediği bir anda 1-0'ı yakaladı.
İkinci yarıda ise az da olsa tempoya artırmaya daha istekli bir Beşiktaş vardı. Özellikle ikinci yarını hemen başında golü bulması, Beşiktaş'ın maçı kolay çevireceği düşüncesine sebep oldu. Beraberlik golündeki asisti yapan Simao'nun bu kadar çabuk oyundan alınması bence bir teknik direktör yanlışıydı. Evet, kenardaki oyuncular kullanılmalı ama Simao'nun oyunda yapacakları için biraz daha beklemeliydi Carvalhal. Beşiktaş sonrasında belki Mustafa ve Holosko'yu oyuna alarak devam etti ama oyunda istenilen baskıyı oluşturmadı ikinci gole kadar. Mustafa Pektemek olsun Almeida olsun, oyunu değiştirecek olan değil skoru değiştirebilecek olan oyuncular.
Gelelim Gaziantep'in maçı 2-1'e getirdikten sonra oynadığı oyuna... Bence oyun 2-1'e geldikten sonra Beşiktaş'ı galibiyete taşıyan kendi ürettiklerinden çok oyunu ele alamayan ve iyi savunamayan Gaziantep oldu.
Yani günün özetinde şunu söyleyebiliriz ki siyah-beyazlılara galibiyeti getiren şey Beşiktaş'ın yaptıklarından çok Gaziantep'in yapamadıklarıydı. Gerek kazandıkları topları çabuk kaybetmeleri gerekse savunmada pozisyon alırken yapılan hatalar verilen üç puanın en önemli sebebiydi Gaziantep adına. Son olarak, şu açıkça görüldü ki artık Quaresma'nın takıma dönme vakti geldi.