ABUZİTTİNCİM,
Valla olacak iş değil. Geçen pazar, adam, manşet üstü girmiş. "Domuz gribi ilk Ankara'da can aldı" Bunu yapan Türkiye'nin en itibarlı gazetelerinden biri.. Üstelik dış basında da en çok izlenen gazete.
Benim mektup sana ulaşıncaya kadar bi kaç kişi daha ölebilir. Ama bu haberler manşet üstü mü verilmelidir? İnsanlar zaten panikte..
Bilader bu memlekette kene ısırmasından çok çok daha fazla adam göçtü gitti, ben manşetlere çıkıldığını görmedim.? Yangına körükle değil benzin tankeriyle gitmeye bayılıyoruz kardeşim!
Amerika'da, "He 1 Ne 1" mi, ne haltsa, bu hastalığın yol açtığı enfeksiyonlardan ölen 1000'den fazla. İnternetten ulusal gazetelerinin başlıklarını tarıyorum,"Bugün Amerika'da şu kadar adam Domuz Gribinden öldü" diye sür manşete rastlamadım. Griple ilgili birinci sayfada haberler yorumlar yok mu, var.. Ama ortalığı paniğe vermiyorlar. Olması gereken de bu.
İddia ediyorum Domuz Gribinden ölen insan sayısı trafikte ölen insan sayısını aşmayacak !. (Zaten bi sürümüz, bildiğimiz gribin neden olduğu hastalıklardan ölmüyor muyuz?)
Hürriyet'in "Domuz Gribi ilk Ankara da can aldı" sürmanşetini attığı o gün, 12 kişi trafik kazasında öldü. Çoğu "haber" değeri bile görmemişti.
Şimdi, korkarım, böyle manşetlerden sonra Türkiye'ye gelecek turist sayısında düşme yaşanabilir. Sene sonuna kadar en az 1 milyon turistin gelmesi bekleniyordu. Rakiplerimiz manşetlerden verilen ölüm haberlerini kullanmaya başlarlarsa kızmamalıyız.
Olayları vermeyelim mi, elbette verelim ama bunun bi yolu yordamı olmalı Abuzittincim. Yoksa, kendi kuyumuzu kendimiz kazıyormuşuz gibi bi durum var. Neyse, pazar sabahı böyle iç açıcı (!) konulara girmemeliyim.
Bodrum'da idim. Çok güzel bi teknenin denize indirilişini izledim. Biliyorsun buralarda dünyada 1'inci sınıf guletler üretiliyor. Bu da bunlardan biriydi ama Amerikan bayraklı olması dikkatimi çekti.
Sordum "Vergiler çok yüksek. Mecburen böyle yapıyoruz" dediler. Bildiğim kadarıyla hükümet bu gerçekten astronomik vergi işini çözmüştü ( ortalama, 20 metrelik bi motoryattan yılda 15 milyar ) ve bundan sonra Türkiye'de imal edilen tekneler Türk bayrağı ile denize indirilirken halen yabancı bandra taşıyanlar da (3000 yattan bahsediliyor) Türk kimliğine döneceklerdi.
Hayır, bu iş çözülmedi.
"Maliye bi takım vaatlerle bizleri Türk bayraklı olmaya ikna edecek, sonra da kümeste toplanan kazlar iyice yolunacak."
İşadamları böyle diyorlar. Bu arada ufak bi not; aynı teknenin yabancı bayrak altında vergisi 100 bilemedin 200 dolar! Zaten, "olta" ya şimdiye kadar 15 - 20 balık ya takılmış ya da takılmamış. Yani Maliye'ye güven yok. (Esasında çok ayıp bi şi ama n'apim öyle söylüyorlar.)
Bu önemli bi sektör. Mega -yat üretiminde dünyanın ilk 7'si içindeyiz. Desteklenmeleri gerekirken, kösteklendikleri anlaşılıyor. Dertleri çok.. Bu arada akaryakıta yapılan son zamlar da hepimize hayırlı uğurlu olsun. Bu kadar geniş kaz yığınını zabtı rapt altında tutanlar 3 bin tekneyle mi başa çıkamayacaklar yani ? Gereken yerlerinden öperim, Abuzittincim.
Kardeşin Güneş.
Tecellister@gmail.com
