Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Kültür Bakanı'nı kandırdılar!..

Evet.. Aynen öyle düşünüyorum.. Yabancı kökenli bir alışveriş şirketi, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ı kandırdı ve Ayazağa Kültür Merkezi'ni bir rantiyeye çevirmek için gereken izni kopardı..
Projesi 1990 başlarında yapılan ve temeli atılan, ama sözüm ona bu ülkenin en "Kültür" meraklısı başbakanı Bülent Ecevit'in kini yüzünden kaba inşaatı bitmişken yarım kalan Ayazağa Kültür Merkezi'ni sonradan gelenlerin hiçbiri bitirememiş, nihayet şimdiki Kültür Bakanımız Ertuğrul Günay müjdeyi vermişti..
Bakanlık bir özel firma ile anlaşmıştı. Bir alışveriş merkezi firması Ayazağa'yı tamamlayacaktı..
Ama şimdi öğreniyoruz ki, "Tamamlama" diye bir şey yok.. Nerdeyse bitmiş ana bina ve dünya çapındaki bir mimari ve akustik harikası senfonik konser salonu temelinden dinamitlenecek ve yerine, insanların ayakta konser izleyecekleri bir hangar yapılacak..
Şirket bu hazine araziyi rantiyeye çevirmekte haklı.. Bir senfonik konser salonu kaç kez dolar, ne kazanır, oysa bir rock hangarı disko gibi her gün nasıl çalışır, para kazanır?.
Kültür Bakanı ihanetin farkında değil.. Bana "Eski projenin uygulama mimarı Doğan Tekeli Hoca yapılan değişiklikleri onayladı" dedi.. Ona öyle demiş, alışverişçiler.. Bakandan gelen yazılı açıklamayı, Doğan Hoca'ya gönderdim..
Ondan gelen cevabı size aynen sunuyorum..
Bu yanıt, 15 gün sonra Avrupa Kültür Başkenti olacak İstanbul'un, tek doğru dürüst konser salonu olmayan İstanbul'un nasıl bir tezgaha düşürüldüğünü, bir Kültür Bakanı'nın nasıl kandırıldığını size anlatmaya yetecektir, sanırım.
Bu arada "Yazışmaları bırakalım. Bakan, Türk mallcılar ve Şakir Eczacıbaşı ve Doğan Tekeli bir araya gelelim. Bir masa başında toplanalım" teklifime, Kültür Bakanı'ndan bir yanıt gelmediğini de açıklamak isterim.

***

Kültür Bakanlığı'nın açıklama yazısında; 2000 yılında yapının durdurulmasının "Protokola ve plan kararlarına aykırı uygulamalar" nedeniyle olduğu söyleniyor..
Gerçekte; ilk protokolda sadece konser salonu yapılması öngürülüyorken, yapı, Sayın Özal ve Demirel'in teşvikleri ve bilgileri sonucu, kongre merkezi olarak genişletilmiş ve yeni projeler hem hükümetler, hem Anıtlar Kurulu'nca onaylanmıştır.
Ancak Sayın Şakir Eczacıbaşı'nın bir açılış konuşmasında Bülent Ecevit'e sitemi üzerine zamanın Kültür Bakanı İstemihan Talay müfettişler göndermiş, Şişli Belediyesi de haksız olarak yapıyı mühürlemiştir.
Yapı için daha önce Özal ve Mesut Yılmaz hükümetleri tarafından yapılan yardım da durdurulmuştur. Bunun üzerine yapıyı tamamlayacak kaynağı olmayan vakıf, hükümetle çatışmak yerine; kendisine tahsis edilen arsayı ve yapıyı Kültür Bakanlığı'na devretmeyi kabul etmiştir.
Ancak bu devir muamelesi, geçirilen uzun teftişler, Kültür Bakanlığı'nın vakfı ibra ederek yapıyı devralmakta gecikmesi nedeniyle üç yıl sürmüş. Vakıf teftişlerden açık alınla çıkmıştır. Mühür kaldırılmıştır.
Bu yapının tamamlanması için yılda 5-10 milyon lira ödenek vermeyen hükümetler, Sütlüce Kültür Merkezi'ne 200 milyon, yeni Kültür merkezine 200 milyon, yeni kongre merkezine 300 milyon lira ödeyebilmiş, ama Ayazağa'daki yapıyı çürümeye terk etmiştir.
Bu yapı 60-70 milyon dolara en yüksek çağdaş standartlarda İstanbul'a ve Türkiye'ye onur verecek bir Kültür ve Kongre merkezi olabilecekti.
Sayın Uluç,
Bu arada yapının projesinin benim değil, açtığımız uluslararası yarışmayı kazanan İngiliz OVE ARUP firmasının olduğunu hatırlatmalıyım. Benim katkım ise vakıf adına, yapı programını yapmak, yarışmayı açmak, seçici kurulun başkanı olarak çalışmaları yönlendirmek daha sonra da uygulama projelerinde ve yapı aşamasında vakıf yetkilisi olarak görev almak olmuştur.
Şu anda Türkmall'ın hazırladığı ve onayladığı belirtilen projeyi görmediğim gibi; mevcut yapının yıkılıp yıkılmayacağını da bilemiyorum. Açıklamada bu konuda da bilgi yok.
Satış ünitelerinin 15.000m2'yi geçmeyeceği açıklaması ise; ayrıca açıklama gerektiriyor. Dükkânların net alanları 15.00 m2 olacaksa, bu en az 30.000 m2'lik bir çarşı alanı demektir.
Bu takdirde Türkmall kaç m2 yapı inşa edecektir. Açık değildir.
Çok amaçlı salonlar ve sanata tahsis edilecek alanlar büyüklükleri açıkça belirtilmedikçe, istenen her boyutta yapılabilir.
Adı söylenen salonların kapasiteleri, mevcut yapıdaki kapasiteleri ne oranda karşılıyor, açık değildir.
Bence maalesef; Kültür Bakanlığı ikna edici bir açıklama yapamamıştır.
Doğan Tekeli.
Dr. Yük. Müh. Mimar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA