Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Milli sporumuz beyzbol!..

"Milli sporumuz beyzbol" diye ironik yazılar okumuştum geçen ay, çeşitli gazetelerde..
Türkiye, dünyada en çok beyzbol sopası satan ülkeler arasındaymış.
Satılan sopaların hepsi bu ülkede üretiliyormuş üstelik.
Talep öyle yani.
Beyzbolu dünyada en çok oynayan ülke Amerika'da satışlar bu yıl yüzde 5, Türkiye'de yüzde 15 artmış..
Beyzbol sopasına bizde isimler de takılmış.
"Haydar, Cabbar, Şimşir" deniyormuş sopaya..
Peki bu bol sopa satan bu ülkede hiç beyzbol oynandığını gören var mı, eski zamanlardaki Amerikan üsleri dışında..
50'li, 60'lı yıllarda Ankara Cebeci'de yaşamışsanız, Kurtuluş Parkı'nın olduğu yerde o zaman geniş boş alanlar vardı, mahalleliler top oynardı. Orda beyzbola rastlamış olabilirsiniz..
Ben oynattım. Mahalle futbol takımına giremeyince, sokağa ip çekip voleybol takımı kurdum. İlk kesilen ben oldum.
İnşaatlardan tahta ve demir yürütüp basket potası kurdum.
Bir ay sonra, mahalle basket takımında da ben kesik. Kafama koymuşum, bir mahalle takımında oynayacağım ille.. Hergele Meydanı'nda Amerikan Pazarı var. Ordan sopa, top ve eldiven alıp beyzbol başlattım. İki sokak, iki takımdık.. Bir kere topa vuramadan o takımdan da kesilince, pes ettim.
Peki bugün bu beyzbol sopası imalat ve satışının sebebi ne?.
Tahmin ettiniz herhalde.. Bu hafta iki haber vardı gazetelerde..
Bir cinayet.. Beyzbol sopasıyla işlenmiş.. Bir şoför kavgası..
Beyzbol sopasıyla..
Yani beyzbol sopası, bizde spor değil, güvenlik ve kavga aracı..
"Bu ne" dese polis, bir sebeple.. "Efendim spor için" diyecek, taşıyan..
Birine vurdu mu, niyet kötü değil..
"Efendim saldırdı.. O sırada elime beyzbol sopam geçti!."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA