İ kinci yarısı müthiş bir mücadeleye sebep olacak Süper Lig'e bu hafta sonu dönüyoruz.
Galatasaray, pazar günü, Antalya'da Romanya Ligi altıncısı Viitorul ile oynadı.
Viitorul, Galatasaray efsanesi Hagi'nin takımı..
Hagi de Antalya'da.
Takımın başına gelişi olay olan Fatih Terim, henüz transfer yapmadı. Sadece İgor'un attıklarını geri aldı.
Yeterli olacak mı?.
İşte ilk yanıt Viitorul maçı.. Akşam saat 17.00'de oynanıyor.. Televizyon da veriyor. Yani tam sayfa yazarsın.
"Defol" denen Hakan Balta'yı yazarsın.. Kaptan bandı ile sahaya çıkan Hakan'ı.. Nasıl oynadı.
Ne dedi, ne hissetti..
İlk yarı, ilk 11 dışında kalanlar oynadı?. Nasıl oynadılar?.
Hangileri umut verdi?.
Hangileri ilk 11'i zorlar?.
Hangileri umutsuz?. Hagi nasıl buldu, Galatasaray'ı?.
Kimleri beğendi?.
Eleştiriler.. Röportajlar!.
Bunları okumayacak Galatasaraylı, hatta rakipler, Fenerli, Beşiktaşlı var mı?.
Galatasaray'a tam sayfa ayrılmış Spor'da..
Ama bu maç, en dipte iki satır. Kadro bile yazılmamış.. Hagi yok ortada..
Niye?.
Gazetecilik "Heyecan"dır dostlar!.
Önünde "Fırsat" dururken heyecanlanmıyor, "Bu pazar Galatasaray nasıl işlenecek" toplantısını cumadan yapıp, görevleri dağıtmıyor, o pazar tüm servisi iş başında istemiyorsan, sıradan bile olmayan bir sayfa çıkarırsın pazartesi..
Söyleyin bana "Sabah" sıradan mı, yoksa 40 yıldır hep zirvede olan bir büyük "Gazete" mi?.
Spor, "Maç" olduğu için ilgi çeker. Maç olduğu için 8 sayfa ayrılır. Maçı değil de bir yığın palavrayı doldursan o sayfaya okunur musun?. İlgi çeker misin?. Konuşulur musun?. Fark yaratır mısın?.
Kuş avcuna konmuş..
Kapasana!.