Dün sabah okudunuz "Penaltı ve kaleci" yazımı..
"Penaltı kurtarılmaz, kaçırılır. Bu yüzden kalecinin kafadan bir köşe seçip o yana atlaması, kötü atılan penaltıyı kurtarma şansını da sıfırlar. Teknik direktörler, kaleci antrenörleri, kaleciler. Düşünün bu dediğimi" demiş, matematik olarak ezber yapılan yanlışı izah etmiştim.
Yazımı yazdım, eve gittim.
Akşam da Giresun-Fener maçını izledim.
İki penaltı oldu. İkisinde de ezber ayni hata..
İlkinde Giresunlu Dodo, benim dört yaşındaki yeğenim Leyla gibi vurdu topa.. Top yuvarlana yuvarlana kaleye doğru gidiyor. Kalede Leyla olsa kurtarır. Ama Fener kalecisi öbür köşeye çoktan yatmış ve golü yemiş bile.. Ne var ki top direğin içine değil, dışına yuvarlandı.
Son dakikada Fener penaltı kazandı bu defa..
Fernandao, yerden tam göbeğe vurdu. Ahmet Şahin'in yerinde direk olsa, gol yok.. Ama Ahmet de çoktan uçmuş ve durduğu yeri boşaltmış bile..
Ben, Sinoplu Diyojen gibi, elimde fenerle, mantık ve matematiğe biraz aklı basan kaleci, kaleci antrenörü ve teknik direktör aramaya devam edeceğim..