Odacılara göre aslında benim derdim Ahmet Hakan'la polemiğe girip üne kavuşmakmış! Bir kerecik olsun köşesinde yazsaymış beni o büyük polemikçi yazar! Tamammışım ben. Demişler ki; "Ahmet Hakan'ın senin hakkındaki şikayeti savcılık tarafından yersiz bulundu ama bu senin haberinin yalan olduğunu değiştirmez! Sen bu sağlık haberlerine girme Sevilay! 4 yıl evvel de 'Fethullah Gülen ölüyor' diyordun!"
Şimdi... 1) Bir kere o haber 4 değil, 2 yıl evveldi. Gazeteport. com'da yazdığım tarihlerde... (Merak edenler bakabilir. 01.12.2007...) Ben, Gülen ile ilgili "ölüyor" değil, "ağır hasta" dedim. Bunu da kısa bir süre önce Fethullah Gülen'in yanından gelen işadamı İhsan Kalkavan'ın açıklamasına dayandırararak yazdım. Ayrıca adamı diri diri mezara gömmek, ya da roman kahramanlarını karıştırmak bana değil, size mahsus bir özelliktir. Size Ara Toranyan ve Türker İnanoğlu ismlerini hatırlatmak isterim...
2) Ne yazık ki savcılık takipsizlik kararı verdi ve ben buna çok üzüldüm. Açık açık yazdımda...Keşke o dava açılsaydı da sizlerde o mahkeme salonuna gelip şenliği izleseydiniz. GATA'dan ve Kasımpaşa Deniz Hastanesi'nden istenilecek raporları hep beraber görseydiniz gözlerinizle... Emekli Albay X'sin anlattıklarını bire bir duysaydınız kulaklarınızla... 3) Genelkurmay'ın bu olayı soruşturduğu doğrudur. Ama Genelkurmay bu soruşturmayı Ahmet Hakan'ın dilekçesine dair değil, benim yazdığım iddialara dair başlatmıştır. Keza, öyleyse, yani sizin dediğiniz gibiyse bu aynı zamanda Genelkurmay'a da büyük hakarettir. Ne yani şimdi koskoca Genelkurmay emekli albayının anlattıklarını ciddiye almayıp, sizin uydurduğunuz gibi Ahmet Hakan'ın dilekçesini mi ciddiye almış oluyor? Farkında mısınız bilmiyorum ama bana saldırayım derken, yanlış yere ateş açıp, bu ülkenin en müstesna kurumlarından birini de zan altında bırakmış oluyorsunuz!