Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SEVİLAY YAZIYOR SEVİLAY YÜKSELİR

Dağdan inene de, indirene de selam olsun!

Henüz, devletin "Kürt açılımı" adını verdiği demokratik paket tartışmaya açılmamıştı... Sadece, TRT Şeş'in amacına ulaşıp ulaşmadığını ve bir de PKK'ya silah bırakma çağrısının yerini bulup bulmayacağını yorumlatmak için kapısını çalmıştım... Vefat etmeden tam 5 ay evvel... Meğer son röportajıymış rahmetlinin... Yaklaşık 3 saat sürmüştü Kürtlerin, "Aksakallı bilgemiz" adını verdikleri Abdülmelik Fırat'la söyleşimiz...
Yalova'daki, fakirhanesinde... "İnecekler" demişti... "Onlar inecek, buradan giden olmayacak, o zaman bu savaş bitecek" demişti...
İnandırıcı bulmamış, "Yok Abdülmelik Bey... İnmezler... İnerlerse bu kirli oyun bozulur!" diyerek itiraz etmiştim söylediklerine...
"Yanılıyorsun kızım... Yanılıyorsunuz daha doğrusu topyekûn... Dağdaki her daim inmek ister... İster çünkü o da vatanına, anasına, babasına, gardaşına hasret duyar... Eğer bu devlet o dağın eteğine gidip, kollarını samimiyetle iki yana açıp, 'Hadi atla! Korkma! Bak biz senin için buradayız!' derse emin ol ki dağdaki PKK'lı gözü kapalı atlar aşağıya" demişti...
Aksakallı Bilge haklı çıktı...
İndiler... Geldiler... Şimdilik 34 kişi...
Umutluyum artık... Yarın 74... Öbür gün 120... Sonra 250 ve binlercesi silahı bırakıp ülkesine dönecek...
Fotoğraflara bakıyorum... Dönüş fotoğraflarına... Arka planını okumaya çalışıyorum... Abdülmelik Fırat'ın söyledikleri aklıma geliyor yeniden... Diyor ki: "İki taraf da gördü acıyı. Bir er şehit oluyor. Genelkurmay Başkanı'ndan, Cumhurbaşkanı'na kadar herkes geliyor. Törenler yapılıyor. Öte yandan bir PKK'lı ölüyor. Onlar da aynı şekilde cenazelerini kaldırıyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Türk halkı ile Kürt halkı birbirine düşman değil. Tüm bu olanları göz önüne alsanız, bu iki halkın birbirini boğazlaması lazım. Ama bu iki halk arasında dil ve etnik farkın dışında onlarca ortak nokta var. Bunları söylüyorum diye, birçok Kürt aydını bana kızıyor. Ama ben halkım için ne doğruysa onu söylemek zorundayım. O benim vicdani bir sorumluluğum. Bu mücadelede 50 bin gencimiz gitti. 4000 bin köy yandı. 3 milyon Kürt göç etti. Bunlar Kürt halkının lehine midir? Hayır. Peki Türk halkının lehine midir? Hayır! O halde ne olması lazım? Dağdakinin de, askere gidenin de evine dönmesi lazım. İşte onun için dağdan inene de indirene de diyeceğimiz tek söz 'Helal olsun'dur!"

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA