Geçenlerde, bir meslektaşımla sohbet ediyorduk referandum üzerine. Nereden geldi bilmiyorum ama laf bir ara Ahmet Hakan'a geldi.
"Ahmet yazılarında 'Hayır' çağrısı yaptı ama ben onun 'Evet' verdiğine yüzde bin beş yüz eminim!" deyiverdi.
Ardından da ekledi; "2007 seçimlerinde de Baskın Oran'a oy vereceğim demişti ama o zaman da AK Parti'ye oy verdi!" "Saçmalama! Yani eski mahallesinden bu kadar tepki alacağını bile bile neden sandıkta 'Evet' demesine rağmen 'Hayır'da Hayır vardır' diye kendini paralasın? Neden böyle bir şey yapsın ki? Delirdi mi?" dedim.
Muhafazakâr kalemler arasında önemli bir yere sahip yazar arkadaşım benim bu şiddetli itirazlarım üzerine döktü bütün bildiklerini ortaya!
"Vallahi billahi doğru söylüyorum. 2007 seçimleri sonrası benim gözümün önünde Kuran'a el bastı! Bizzat bana, 'Yemin ediyorum ki AK Parti'ye oy verdim' dedi. Şimdi de başka bir arkadaşa aynı şeyi söylemiş. Bu defa onun yanında, gözleri önünde, 'Tamam ben yazılarımda 'Hayır' çağrısı yapıp, AKP'ye muhalif duruş sergiledim ama Kuran üzerine yemin ederim ki sandıkta 'Evet' oyu kullandım!' demiş."
Doğrusunu isterseniz ben çok şaşırdım. Gerçekten de bir yazarın bunu yapması için ya ruh hastası olması gerekiyor ya da arka bahçesinde başka başka hesapları döndürmesi gerekiyor!Haksız mıyım Allah aşkınıza?