İhsan Vurucuoğlu isimli vatandaşın dedesi 1923'te Lozan Anlaşması ile onaylanan Yunan ve Türk Halklarının Mübadelesine İlişkin Sözleşme (Mübadele Sözleşmesi) gereğince 1924'te Türkiye'ye geldi. Devlet, Drama doğumlu olan mübadile, Yunanistan'daki malları karşılığında Safranbolu'da bir ev ve arazi verdi. Mübadil dede burada 4 yıl kaldıktan sonra taşındı. Ev ve arazisi Hazine'ye tescil edildi. Mübadilin torunu Vurucuoğlu dedesinin Hazine'ye tescil edilen ev ve arazisinin değeri kadar paranın verilmesini istedi. Resmi makamlardan "ret" yanıtı alan Vurucuoğlu, Ankara 8'inci İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Mahkeme, dedenin, evde 5 yıldan az oturduğunu, böylelikle ev ve araziden feragat ettiğini belirterek davayı reddetti. Mahkeme gerekçe olarak da mübadillerin oturdukları ev kullandıkları araziler üzerinde hak iddia edebilmeleri için en az 5 yıl o evde oturmaları ve kendisine verilen araziyi kullanmaları gerektiğini kaydetti. Danıştay da bu haliyle İdare Mahkemesi'nin kararını onayıp kesinleştirdi. Vurucuoğlu, Mübadele Sözleşmesi'nde mübadillerin kendilerine gösterilen evde 5 yıl oturma şartı gibi bir şart olmadığını bu nedenle dedesinin mallarından feragat ettiyse de bunun geçerli olmayacağını savunarak Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu. Başvuruyu Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü karara bağladı. Bölüm de İdare Mahkemesi ve Danıştay'ın görüşlerine katılarak Vurucuoğlu'na "Dedeniz kendisine gösterilen evi 5 yıl kullanmamış, üzerinde hak iddia edebilmeniz için dedenizin bu süreyi evi kullanarak geçirmesi gerekirdi. Oysa kendisi 5 yıl dolmadan Adapazarı'na taşınıp ev ve araziden feragat etmiş" yanıtını verdi. Vurucuoğlu'nun bireysel başvurusunu reddetti.