Aykut Kocaman göreve gelirken öncelikli hedefi takımı şampiyon yapmak değil, Samandıra'nın belli bir düzen ve sisteme sahip olmasıydı. Bu da ancak prensiplerden geçiyordu. Çünkü; futbolcuya dayalı düzen, başkanın veya yöneticilerin yer aldığı soyunma odaları veya antrenman disiplininden ziyade teknik direktörü yönetmeye kalkan yıldızlar grubu... Bütün bunları değiştirmek istedi. Bu radikal yaklaşım ilk senesinde Trabzonspor'un 9 puan gerisinde kaldığı 17 maçlık seriyi getirdi. İkinci yarıda ise 16 galibiyet 1 beraberlik ile şampiyonluğu. 3 Temmuz sürecinde Aykut Hoca, tam özgürlüğünü elde etti. kulübün parası yoktu, futbolculara 6 ay ödeme yapılmamıştı, en önemli oyuncuları satılmıştı ama işine karışan kalmamıştı. Başkan tutukluydu. Şampiyonluk son maçta kaçtı, 29 yıl sonra takım Türkiye Kupası'nı kazandı. Bu sezon herşey düzene girdi derken sahasındaki 5 maçı cezalı oynadı. Ardından Alex krizini yaşadı. Ne kendisi ne de takım bu travmayı atlattı. 3 Temmuz'un yapamadığını Alex tek başına gerçekleştirdi. Bu noktada bütün dinamikleriyle kötü yönetilen süreç taraftarla takım arasındaki sinerjiyi de yok etti.