-
Prof. Dr. Ali İhsan Yitik (Dokuz Eylül Üniversitesi): Özde Hint veya Uzakdoğu kökenli olan ancak bize Batı'dan intikal eden bu hareketler daha ziyade düzenledikleri kurslar, seminerler, muhtelif yayınlar ve internet sayfalarındaki reklamlarla taraftar toplamaktadır. Bu gruplara mensup üyelerin genelde inançlarını açıklamaktan ve kendilerini belli bir dine bağlı olarak nitelemekten kaçındıkları gözlenmektedir.
-
Doç. Dr. Selim Özarslan (Fırat Üniversitesi): Günümüzde yogayı öne çıkaranlar, bunun dinsel bir yönünün olmadığını, yoga yapmak için din değiştirme veya din propagandası yapmaya gerek olmadığını, yoganın bütünüyle insan sağlığını ve hayat kalitesini her yönüyle yükselten bir yaşam tarzı olduğunu söylüyor. Ancak hiçbir yaşam tarzı, onu düzenleyen ilahi ya da felsefi doktrinden öğretiden bağımsız ve ilintisiz olamaz.
-
Doç. Dr. Hüseyin Yılmaz (Yüzüncü Yıl Üniversitesi): Ülkemizde belki de misyonerlik yöntemi olarak kendilerini bir din şeklinde sunmamaya özen gösterdiklerini belirtmek gerekir. Din isimleri yerine yoga, meditasyon, reiki gibi daha çok bu dinlerin bir nevi ibadet yöntemi diyebileceğimiz uygulamalar sanki bu dinlerden bağımsız objektif şifa yöntemleriymiş gibi sunulmaktadır.