Sorun yönetimlerde

Tarihi Kaleiçi'ndeki sorunların çözümüne yönelik bugüne kadar birçok çalışma ve projeye öncülük etmenin yanı sıra, söz konusu bölgenin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınmasına yönelik ilk girişimleri başlatan Antalya Kent Konseyi, "Kaleiçi'ne sahip çıkın" çağrısını yineledi. Konsey Başkanı Sema Nur Kurt, Kaleiçi'ndeki sorunun tamamen yönetsel olduğunu, sorumlu her kurumun kendi üzerine düşen görevi yerine getirmesi durumunda herhangi bir problem kalmayacağını belirterek, "Kaleiçi kaderine terk edilerek değil, sahip çıkılıp, kullanılarak gelişecektir. Başta Antalyalılar olmak üzere, herkesi Kaleiçi'ne sahip çıkmaya davet ediyoruz. Kaleiçi güzel olduğu kadar güvenlidir de" ifadesini kullandı.
KURUMLAR GÖREVİNİ YAPSIN
Tarihi Kaleiçi'nin 35 hektarlık bir alandan ve dört mahalleden oluşmakta olduğuna dikkat çeken Kent Konseyi Başkanı Sema Nur Kurt, "Her gelen gideni suçlayadursun Kaleiçi sorunu değişmeyen bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Koruma Kurulu kararları, ilgili belediyelerin yetkileri, valiliğin yetkisi ortadadır. Her kurum üzerine düşen görevi yerine getirse bu sorunlar ortadan kalkacaktır. Yönetilemeyecek kadar büyük bir alan da değildir. Ülkemizde benzer uygulamalar vardır. Kaleiçi'ne ayrı bir belediye kurulmasını ilan etmek doğru bir yaklaşım değildir. Sorunu çözülemeyen mahallelere de ayrı belediye mi kurmalı?" şeklinde konuştu.
İLK İŞ KALEİÇİ'Nİ YAŞAMAK
Yapılması gereken ilk işin Kaleiçi'ni yaşamak olması gerektiğine de işaret eden Kent Konseyi Başkanı Sema Nur Kurt, "Aslı olmayan ve Kaleiçi'ne çok şey kaybettiren çeşitli safsatalara aldırmadan Kaleiçi'ni yaşamalı, sokaklarında dolaşmalı, gördüğümüz eksiklik ve olumsuzlukları, bıkmadan ve yılmadan ilgililere iletmeliyiz. Bu kentimizin daha yaşanabilir bir kent olması, yakın bir gelecekte 'kültür başkenti' olarak ilan edilebilmesi için yapılabilecek en etkin eylemdir. Başta ilgili belediyelerimizi ve tüm sivil toplum örgütlerini etkinliklerini Kaleiçi'de düzenlemeye çağırıyoruz. Sahip çıkıldıkça, yaşandıkça Kaleiçi daha da güzelleşecek ve daha da güvenli olacaktır" diye konuştu.

KÜLTÜR BAŞKENTİ'NİN KAPISI
"Eğer Antalya bir gün Avrupa Kültür Başkenti olacaksa bu hiç kuşku yok ki Kaleiçi sayesinde olacaktır" diye konuşan Kurt, "Hak ettiği halde, Antalya bugüne kadar 'Avrupa Kültür Başkenti' olamadıysa bu da Kaleiçi'ni ihmal ettiği, 1980'li yıllarda atılan adımların arkası getirilemediği içindir. Kaleiçi Antalya'yı marka yapabilecek en büyük değerimizdir. Kaleiçi Antalya'nın en öncelikli konusudur. Antalya'yı yönetenler bu gerçeği kabul etmeli ve gereğini yerine getirmelidir" dedi.
Kaleiçi için öneriler
Kaleiçi Antalya için vazgeçilmez bir kimlik öğesidir ve korunarak geliştirilmesi için ciddi çaba harcanmalıdır.
Kaleiçi'nin tümü ya da bazı bileşenlerinin Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilebilmesi için gayret gösterilmelidir. Bu çabalar Kaleiçi'nin tanınmasına olduğu kadar öneminin kavranmasına da yardımcı olur.
Kaleiçi surlar içinde kalan bölge dışında, organik etkileşim içinde bulunduğu Cumhuriyet Meydanı ve Karaalioğlu Parkı'nı içine alan bir genişlikte düşünülmenidir.
Kaleiçi'nin en öncelikli sorunu tanımlanma (eğlence, kültür, sanat, yaşam, turizm, ticaret, vb.) sorunudur. Bu tanımlanma fiziksel boyutu olduğu kadar işlevsel boyutu da içermelidir.
Kaleiçi'nin trafik, güvenlik, altyapı, vb. sorunları vardır ve bu sorunlar için üretilecek çözümler, Kaleiçi'ni bir bütün olarak gören ve katılımcı yaklaşımlarla belirlenecek Kaleiçi tanımına uygun, çağdaş ölçülerde geliştirmeye yönelik olmalıdır.
Kaleiçi farklı koruma statülerine konu olan bir alandır. Turizm alanı olarak ilanı, Yerel Yönetimler Yasası gibi düzenlemeler Kaleiçi'ne ilişkin projelerin hayata geçirilebilmesi, yönetsel ve finansal imkanlar getirmektedir. Bu değerlendirilmelidir.