Nizamettin ŞEN: İmex'in ardından

Dünya turizm hareketinin en önemli fuarına dönüşen, Frankfurt'taki İMEX Fuarı 21-23 Mayıs tarihinde gerçekleşti.
Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı, 400 metrekarelik bir bölümü İstanbul, Antalya ve İzmir kongre bürolarına tahsis etti. Özellikle İstanbul, Antalya ve İzmir'den konaklama sektörü ve DMC acenteler katılımcılar arasındaydı.
Kuşkusuz sadece İstanbul'dan kongre merkezleri katılımcılar arasındaydı. Neden sadece İstanbul'dan bağımsız kongre merkezleri katıldılar önce onu açıklayayım. Antalya'nın oteller dışında bağımsız kongre merkezi maalesef yok sayılır. Eğer Cam Piramit Kongre Merkezi'ni soracak olursanız, oranın sorunlarının "piramitler" kadar yüksek ve eski olduğunu söyleyebilirim.
Belediyenin yapıp da Akdeniz Üniversitesi'ne devrettiği Alanya-Konaklı Kongre Merkezi'ni soracak olursanız daha tanıtım ve pazarlama aşamasına, ara sokaktan kurtulup caddeye çıkmalarına çok zaman var. (!) Kuşadası Kongre Merkezi ise açılmasına az kala, tanıtım ve pazarlama çalışmalarında bu fuarda ne yazı ki varlıklarını gösteremedi… Fuarda TUGEV, TUROB ve İstanbul Kongre Bürosu kuruculuğu sıfatlarına sahip turizmimizin duayenlerinden Sayın Yılmaz Tecimen ile sohbet etme fırsatı buldum.
Kongre turizminin yapılanması, Antalya kongre destinasyonu konularında konuştuk.
TÜRSAB Başkanı Sayın Başaran Ulusoy'un, "Antalya'da kongre turizmi olmaz" sözünü hatırlattım. Yılmaz Bey her zamanki nazik ve çözümcü tavrıyla "Dünya Kongre Organizatörleri Birliği-ICCA, bile 2014 yılında kendi kongresi için Antalya'yı seçtiyse, daha ne olsun?" dedi. Tartışmasız Antalya, dünya sıralamasında yerini almış, bilinirliği günden güne artan ve gelecekte "marka" olacak bir 'KONGRE DESTİ-
NASYONU'dur.
Bu fuarda tüm randevu rezervasyonlarımızın dolu olması ve ayrıca rezervasyon dışı taleplerle karşılaşmış olmamız bunun en canlı son örneğidir. Kuşkusuz 2014 yılında ICCA'nın genel kurulunun yapılacak olması ve yüzlerce yapılmış uluslararası kongreler referans oluşturmaktadır. Çin'den Amerika'ya kadar artan talepler sadece kongre değil, aynı zamanda özel ilgi ve teşvik gruplarında da yoğunluktaydı. Tatil turizminde Antalya'nın bilinirliği ve potansiyeli tartışılmazdır ama kongre turizminde bölgelerde oteller dışında bağımsız orta ölçekli kongre merkezlerine ihtiyaç vardır. Gelişen bir kent turizmi için ise İstanbul örneğinde olduğu gibi bir kongre vadisi Antalya'nın olmazsa olmazıdır.
Kepez Belediyesi, Türkiye'de ilk defa bir ilçe belediyesinin kısıtlı kaynaklarıyla 2 bin kişilik kongre merkezi yapmaya başladı. Bu girişim alkışlanmalıdır. 450 dönümlük eski Dokuma Fabrikası'nın alanı ise tam bir kongre vadisi için biçilmiş kaftandır. Bu alanda farklı kategorideki kongre otelleri, salonlar, yeme içme üniteleri, yaşam merkezleri ile kompakt yeni bir "turizm ürünü" yaratılabilir. İşte o zaman da THY Antalya'ya yurt dışından belli merkezlerden uçmaz ise Başbakan'ın turizm ile ilgili seçim bildirgelerini çerçeveletip, kendilerine hediye ederim…